Türkiye yılda 100 milyar dolardan fazla faiz borcu ödeyen bir ülke. Devlet, Özel Sektör ve Bireysel olarak herkes kredi ve kredi kartlarına gırtlağına borçlu. Küresel faiz lobisine tam göbekten bağımlı, modern köle olarak çalışıyoruz. Öncelikle bu kronik sorunu çözmeliyiz. Bu köklü sorun çözülürse diğer sorunlar da kolayca çözülecektir. Döviz-Faiz-Enflasyon ve Petro-dolar sistemi ile Türkiye gibi enerjide dışa bağımlı ve gelişmekte olan ülkeleri çok ciddi olarak zorlamakta ve giderek artan bir borç yükü altında ezilmekte'dir. Döviz, Faiz, Enflasyon ve Yabancı Sermaye eksenli gelişmekte olan ülkelerin ekonomileri sürekli açık vererek daha kırılgan hale geliyor. Bu nedenle Faizsiz Ekonomi Modeli yeniden gündeme geldi. Pandemi ile birlikte ağırlaşan ekonomik tablo hanehalkı alım gücünü de önemli ölçüde düşürmektedir.
Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler; küresel döviz, faiz, ilaç, gıda, silah, teknoloji ve enerji lobisine bağımlı hale getiriliyor. Yapılan bütün mal ve hizmetler faizi ödemeye bile yetmemektedir. Bu nedenle Faizsiz ve Vade Farksız Ekonomi Modeli acil ve önemli bir ihtiyaç olarak Asrın Ahiliği "Farklı Çözüm" ile İslam İktisadını yeniden uygulama zamanı gelmiştir.
Serbest piyasa da alıcı ve satıcıların arz ve taleplerini hiçbir engel olmadan sunabildiği, değerlemenin ürün veya altın ile yapıldığı, mal ve hizmet üretimi, gıda ve tarım ürünlerinin dağıtımı, değişimi gibi takas yöntemi veya direk üreticiden tüketiciye ürünlerin sunulduğu, faiz ve vade farkının olmadığı "Medine Ortak Pazarı" gibi bir ortak pazar oluşturulabilir. Medine pazarı sayesinde Peygamber Efendimiz(SAV) bir kaç yıl da yahudi tüccarların baskısını kırmıştı. Bu yöntemi yeniden uygulamalıyız.
Pandemi sonrasında artan enflasyon ile ağırlaşan ekonomik tablo ile ülkeler, İMF ve Dünya Bankası gibi yapılara mahkûm edilmektedir. Bu nedenle ülkeler; birlik olup "Faizsiz Ekonomi Modelini" geliştirmeli ve uygulamalıdır. Bizim bu konuda köklü bir geçmiş ve yüksek bir tecrübemiz var. "Ahi teşkilatları" gibi günümüzde mal ve hizmetlerin üretimine arz ve talebine yönelik faizsiz ve vade farksız olarak ortak pazara sunulabilir. Menkul kıymet piyasalarında ise; faiz ve vade farkı olmadan yapılan hizmetler için işlem ücreti ile aracılık ve danışmanlık hizmetleri gerçekleştirebilir.
Dünya da geçerli olan mevcut sistem; borca ve tüketime dayalı, döviz ve faiz çarkı ile çalışmakta ve bütün ticaret faiz lobisine hizmet etmektedir. Bu kısır döngü aşılabilir. Medine Ortak Pazarı ve Ahi Ekonomi Modeli gibi bir örnek üzerinden mal ve hizmetler faizsiz ve farksız sunulabilir. Faizsiz Ekonomi ve faizsiz Bankacılıkta Merhum Başbakan Necmettin Erbakan Hoca 1970'1970'lerde önemli bir çalışma yaptı ve engellendi. 54. Hükümette 11 ayda "Havuz Sistemi" ile denk bütçe yapmayı başardı. "Adil Düzen ve Havuz Sistemi" Farklı Çözümle geliştirilip pratik olarak uygulanabilir.
İMF, Dünya Bankası, Duyûn-i Umumiye, Moratoryum ve Konsolidasyona gitmemek için "Faizsiz ve Vade Farksız Ekonomi Modeline" geçilmelidir. Uluslararası boyutu D-8, İİT, Türk Birliği, Arap Birliği, ASEAN, İSEDAK gibi, ayrıca Devlet ve Hükümet, Kamu ve Özel Sektör, İş İnsanları, Sanayiciler Organize Sanayi Bölgeleri ve Kooperatifler, Odalar, Borsalar, Girişimciler, Yerel Yönetimler, Üniversiteler, Esnaflar, Medya ve Sivil Toplum Kuruluşları ile birlikte ülkemizin, islam aleminin ve insanlığın , huzuru ve saadeti için, yeni bir ortak pazar, İslam İktisadı olacak, Faizsiz ve Vade Farksız "Farklı Çözüm" uygulanmalıdır.