Haberin Kapısı
2022-05-02 12:01:43

BAYRAM KİMİN HAKKI

İbrahim Cücük

02 Mayıs 2022, 12:01

Eğer Ramazan boyu bütün organlarımızla oruç tutmuş, haramlardan uzak durmuş, emirlere uymuş, fakirleri de razı etmiş isek şahsî olarak bayramı hak ettik demektir.

Ne zaman nefse mahkûmiyetimiz hâkimiyete, ihtilaflarımız ittihada; içimize ve işimize, aşımıza ve eşimize, ailemize, okullarımıza ve bütün kurumlarımıza Kur’ân-ı Kerîm yön verir ise, Hz. Peygamber Efendimizi (s.a.s.) her işimize rehber kılarsak, Müslümanlar olarak bizim hayatımızda İslam görülürse; Kur’ân-ı Kerîm’i ve Hz. Peygamber’i öğrenir öğretirsek, Ehl-i Sünnet akidesine göre inanır, İslam Fıkhına göre yaşar ve yaşatırsak... İşte o zaman bayramı hak etmiş oluruz.

İmanla ölür, cennete de girersek, işte o zaman o bayram gerçek bayram olur.

Gelin insanlarla barışmadan önce Kur’ân’la barışalım. Kur’ân’ın bütün insanlığa olan mesajını öğrenelim, şeytanın ve nefsin doğrultusunda değil, Kur’ân doğrultusunda imana uygun hareket edelim.

O zaman içimiz düzelecek; işimiz de eşimiz de evladımız da düzelecek, âhiretimiz de düzelecektir.

Allah Teâlâ ne güzel buyurmuştur:

“Ey iman edenler! Allah'a takvalı olun ve doğru söz söyleyin. (Takva ve doğru sözlülük olursa) Allah işlerinizi düzeltir ve günahlarınızı bağışlar. Kim Allah ve Rasûlüne itaat ederse büyük bir kurtuluşa ermiş olur.”

(Ahzâb sûresi 33/71-72)

Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.), kalbini göstererek üç defa “takvâ buradadır” buyuruyor.

Takvâ kalpte yerleşirse dilde doğruluk hâsıl olur. Allah Teâlâ, dil doğru olunca işlerimizi düzelteceğini ve günahlarımızı bağışlayacağını söz vermiştir.

İmam Nevevî, “Şüphesiz Allah, sizin cesetlerinize bakmaz, lakin kalplerinize bakar.” (Müslim Hadis no: 2564) hadîs-i şerîfini ele aldıktan sonra şöyle der:

“Zâhir amellerle takvâ hâsıl olmaz; kalpte Allah’ın azameti, haşyet ve murakabesi olan takvâ bulunursa zahir ameller kalptekine uygun hâsıl olur.”

(Nevevî, Şerhu Müslim, XVI. 94.)

“Takvâ, dikenli tarlada ayağına diken batmadan yürümektir.”

Ebû Hureyre (r.a.)

Takvâ, Hakk’a ve halka karşı hassas davranmak; itaat edip isyan etmemek, zikredip unutmamak ve şükredip nankörlük etmemektir.

Gelin mutlak lider Hz. Peygamber (s.a.s.) ile tanışalım. Her konuda onu izleyelim. Daima kendimize şu soruyu soralım: “Eğer bizim yerimizde Hz. Peygamber olsaydı ne yapardı?”

Kendimize bir bakalım: Hareketlerimizi yönlendiren imanımız mı yoksa düşmanlık eden nefis ve şeytan mı, gayr-i Müslimlerin hayat tarzları mı?

Gelin birbirimizi Allah için sevelim, birbirimizin önce güzelliklerini görelim.

Birbirimizin kusurlarını -sırf Allah için- gidermek gayesiyle görelim.

Gelmeyene gidelim, alakayı kesenle alaka kuralım, kaynaşalım ve dayanışma içine girelim.

Çevreyi ve çareyi iyi bilen âlimler yetiştirmeye yönelelim, özellikle İslam davetçisi ve İslam aydının yetişmesini dert edinelim.

"Başkasını bilmek ilim, kendisini bilmek irfan; başkasını yenmek kuvvet, kendisini yenmek kudrettir" idrakine sahip olan devlet adamı yetiştiren kurumlar kuralım!

Allah Teâlâ, gerçek bayrama ulaşmayı nasip eylesin, lütfuyla!..

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.