Bu devir insanlar için büyük imtihanlarla dolu olmakla beraber, Hz. Mehdi AS'ın 7 senelik ve Onu takiben de Hz. İsa AS'ın 40 senelik, yeryüzünü adaletle dolduran idareleri de bu devir içinde bulunmaktadır.
Hadisler anlaşılabildiği nisbette oluş zamanına göre sıralanmıştır. Doğrusunu Allah bilir.
Kıyametin On Büyük Alâmeti
Şu on alâmet olmadan kıyamet gelmez: Duhan, Dabbetül-arz, Deccal, Güneşin garbdan doğuşu, üç yere batış. Şark, garb ve Ceziretül-Arab'da, İsa ibn-i Meryem'in inmesi, Ye'cüc ve Me'cüc'ün çıkması ve Aden içinden bir ateş çıkması ve insanları mahşere (Şam'a) sürmesi ve yanlarından ayrılmaması. Öyle ki onlar geceleyince, o ateş de geceler. Kaylûle yaptıklarında, o da yanlarında bekler.
Hz. Huzeyfe ibn-i Esid RA
Kıyamet alâmetleri birbiri takiben meydana gelir. Bir dizideki boncukların ard arda kopması gibi.
Hz. Ebû Hüreyre RA
Yakında fitneler olacak.
Dediler ki:
"--Ne emredersin Yâ Rasûlallah?"
Buyurdu ki:
"--Şam'a bakın!"
Hz. Bekr ibn-i Hakim RA
Batı tarafından gelen bir fitne, doğu tarafından gelen bir fitne ile karşılaşınca, Şam'ın ortasında toplanın. O gün yerin altı üstünden daha hayırlıdır.
Hz. İbn-i Abbas RA
Ne mutlu Şam'a. Zira Allah-u Zülcelâl Hazretleri'nin melekleri Şam üzerine kanatlarını germiş bulunur.
Hz. Zeyd ibn-i Sabit RA
Melhameler ve Melhame-i Kübrâ (Büyük Harb)
İki azatlı, Arab azatlısı ve Rum azatlısı Melik olduklarında, onların elleri ile melhameler doğar.
Hz. İbn-i Amr RA
Melhameler vuku bulduğunda Allah-u Teàlâ Şam cihetinden, Mevali kabilesinden bir grubu gönderir ki onlar Arap'ın en iyi ata binenleri ve silahlı olanlarıdır. Allah onların sebebi ile bu dini kuvvetlendirir.
Hz. Ebû Hüreyre RA
İnsanlar için üç temerküz noktası vardır. Antakya Amik'inde olan Melhame-i Kübrâ'da toplanma merkezi Şam olur. Deccal vak'asında merkezleri Kudüs; Ye'cüc ve Me'cüc hadisesinde Tur-u Sinâ...
Hz. Hüseyin RA
Müslümanların Melhamede merkezleri Şam, Deccalde merkezleri Kudüs ve Ye'cüc Me'cüc vak'asında merkezleri Tur-u Sinâ'dır.
Hz. Ebû Zahiriyye RA
Beytül-Makdis'in mâmur olmasını Medine'nin harab olması takip eder. Onu da Melhamenin çıkışı ve onu da Kostantiniyye'nin fethi takip eder. Onu ise Deccal'in çıkması takip eder.
Hz. Muaz RA
Melhame-i Kübra, Kostantıniyye'nin fethi ve Deccal'in çıkması 7 ay (sene) içinde olur.
Hz. Muaz RA
Melhame-i Kübra ile Kostantıniyye'nin fethi arasında altı sene vardır. Yedinci de Mesih Deccal çıkar.
Hz. Abdullah ibn-i Buğr RA
Allah bu ümmete Deccal ile Melhamenin kılıcını birden vermez.
Hz. Muaz RA
Size dünya fetholunacak. Eğer bir menzilde muhayyer kılınırsanız Şam denilen şehre bakın. Zira orası melhamelerde müslümanların toplandığı yerdir. Onun karargâhı da "Guta" denilen yer olacaktır.
Melhame-i Kübra gününde müslümanların merkezi Şam şehrinde Guta denilen yerdedir. O gün müslümanların menzillerinin en hayırlısı orasıdır.
Hz. Ebüd-Derdâ RA
Kıyametin önü sıra altı şeyi say: Benim ölümüm, koyun kıran gibi ölüm çokluğu, Kudüs'ün fethi, mal bolluğu; öyle ki, bir kişiye yüz dinar (altın para) verilir de beğenmiz. Arap evleriden girmedik hiç bir evin kalmadığı bir fitne Benî Esfer'in (Rumlar'ın) sizinle olan sulhunun bozulması ve 12 000 kişilik 80 sancakla size hücüm etmesi. (Amik Ovası harbi)
Hz. Avf ibn-i Mâlik RA
Altı şey kıyamet alâmetlerindendir: Benim ölümüm, Kudüs'ün fethi, bir adama bin dinar (altın para) verildiği halde azımsaması, her müslümanhın evinde ateşi duyulan fitne, koyun boynuzu kıvrımları gibi insanlar arasında ölüm çokluğu, Rum'un gadri, şöyle ki: Her biri 12 000 kişilik 80 sancakla müslümanların üzerine yürümeleri. (Amik Ovası'nda vukua gelecek harb)
Hz. Muaz RA
Ey ümmet! Altı şey vardır ki onlar olmadan kıyamet kopmaz: Peygamberinizin vefatı, aranızda malın artması. Öyle ki, bir adama on bin dirhem (gümüş para) verilecek de yine öfkelenecek. Sizden her erkeğin evine giren bir fitne. Koyun boynuzu kıvrımları gibi ölüm çokluğu. Benî Esfer'le (Rumlar'la) aranızdaki sulh. Öyle ki, kadının hamileliği süresi gibi, dokuz ay toplanırlar, sonra size gadirlik yaparlar. Medinenin fethi.
Denildi ki:
"--Hangi medine?.."
Buyurdu ki:
"--Kostantıniyye."
Sizinle Benî Esfer (Rumlar) arasında sulh olur. Sonra onlar muahedeyi bozarlar ve onikibin kişilik seksen fırkalık bir kuvvetle üzerinize yürürler. (Amik Ovası harbi)
Hz. Avf ibn-i Mâlik RA
Yakında siz Rumlar'la emin bir sulh yapacaksınız. Sonra siz gaza edeceksiniz. Onlar da gerinizde sizin gaza ettiğinize düşman olacaklar. O harpten muzaffer çıkacak ve ganimet alacaksınız. Sonra yeşil bir ovaya konacaksınız. Orada bir Rum neferi salibini kaldıracak ve diyecek ki: "Haç galip geldi." Ona müslümanlardar biri karşı koyup, kendisini öldürecek. Bunun üzerine Rumlar muahedeyi bozacak ve gadredecek. Büyük muharebeler olacak. Sizin için toplanacaklar ve seksen sancak halinde üstünüze gecekler. Her bir sancak altında onbin (on iki bin) kişi olarak. (Amik Ovası'nda önlenecek olan hadise)
Hz. Zu Mihmer RA
Yakında, sizinle Rumlar arasında dört sulh anlaşması olur. Dördüncü Âl-i Harun'dan biri ile gerçeklenir. Ve bu yedi sene devam eder.
Denildi ki:
"--Yâ Rasûlallah, o gün insanların imamı kimdir?"
Buyurdu ki:
"--İmam, benim evlâdımdan kırk yaşında, yüzü parlar bir yıldız gibi olan, sağ yanağında siyah bir beni bulunan ve üzerinde iki kutvânî aba olan, bir kimsedir. Tavrı Benî İsrâil ulemasına benzer. Yirmi sene hüküm sürer. Arzdaki hazineleri çıkarır ve şirk beldelerini fetheder."
Hz. Ebû Umame RA
Not: Görüldüğü gibi Rumlar (Hristiyanlar) bir düşmana karşı müslümanlara yardım maksadı ile, müttefik olarak, Amik ovasına 960 000 kişilik, 80 tümenlik bir kuvvet getirdikten sonra, müslümanların o düşmana galib gelmesi üzerine anlaşmayı bozub, gadirlik yapacaklar ve müslümanlar üzerine hücum edecekler. Bu harbe Melhame-i Kübrâ deniyor ve Antakya'da Amik Ovası ve civarında cereyan edeceği anlaşılıyor. Bu harbde merkez Şam'da bulunuyor ve müslümanların başında kumandan olarak Hz. Mehdi AS bulunuyor. Ve Allah'ın inayeti ile müslümanların bu harbi de kazanacakları anlaşılıyor.
c. Hz. Mehdi AS'ın Zuhûru, Vasıfları ve Müddeti
Nasıl helâk olur bir ümmet ki, evvelinde ben, sonunda Meryem oğlu İsa (AS) ve ortasında da ehl-i beytimden Mehdi (AS) vardır.
Hz. İbn-i Abbas RA
Yâ Abbas, bu işi Allah benimle başlattı. Senin sülâlenden biri ile bitirecek. O delikanlı dünyayı, evvelce zulümle dolduğu gibi, tekrar adaletle dolduracak ve o İsa AS'la namaz kılacak.
Hz. Ammar İbn-i Yaser RA
Aranızda nübüvvet Allah'ın isteği kadar sürer sonra ona kaldırmayı istediği zaman kaldırır. Sonra Allah'ın sürmesini murad ettiği kadar (otuz sene) nübüvvet yolunda halifelik gelir. Sonra kaldırmayı istediği zaman onu kaldırır. Ve Allah'ın murad ettiği kadar devam eden şiddetli bir meliklik idaresi gelir. Sonra ona kaldırmayı istediği zaman kaldırır. Sonra zorba bir idare bir hilâfet gelir.
Hz. Huzeyfe RA
Benden sonra hulefâ, hulefadan sonra umerâ, umerâdan sonra melikler, meliklerden sonra cebâbire, cebâbireden sonra ise ehl-i beytimden bir kimse gelir de, o yeryüzündü adaletle doldurur. Ondan sonra da kâhtani gelir. Beni gönderen zâta kàsem ederim ki, o, diğerlerinden dûn değildir.
Hz. Abdurrahman ibn-i Kays RA
Kâhtandan (Yemen'de bir yer) bir adam çıkıp da asası ile insanları sevk etmedikçe kıyamet kopmaz.
Hz. Saad RA
Mehdi benim ehl-i beytimden ve evlâd-ı Fâtıme'dendir.
Hz. Ümmü Seleme RA
Mehdi Amcam Abbasın sülâlesindendir.
Hz. Osman ibn-i Affan RA
Mehdinin ismi ismime, babasının ismi de babamın ismine uyar.
Hz. İbn-i Mes'ud RA
Ehl-i beytimden bir adam çıkar, ismi ismime, ahlâkı ahlâkıma mutabık olur. Dünyayı ahlâk ve nesafetle doldurur; evvelce zulm ve cevir ile dolduğu gibi.
Hz. İbn- iMes'ud RA
Mehdi bizdendir, ey ehl-i beyt! Size müjdeler olsun. Allah onu bir gecede ibraz eder. (Olgunlaştırır.)
Hz. Ali RA
Benim ehl-i beytimden bir adam yer yüzüne hakim olmadıkça kıyamet kopmaz. Onun alnı açıktır, kemer burunludur. O yer yüzünün daha evvel zulümle doldurulduğu gibi, dünyayı adaletle doldurur. İdaresi yedi sene sürer.
Hz. Ebû Said RA
Dünyanın ancak bir günlük ömrü kalsa, Allah yine o bir günü uzatır ve ehl-i beytimden ismi ismime, babasının ismi babamın ismine uygun birini meydana çıkarır (Mehdi AS) ve o da dünyayı adalet ve nesafetle doldururdu. Daha önce zulm ve cevir ile doldurduğu gibi.
Hz. İbn-i Mes'ud RA
Şarktan bir cemaat çıkar, Mehdi'nin saltanatına yardım ederler.
Hz. Abdullah bin-i Haris RA
Horasan'dan siyah bayraklılar çıkar ve İlya'ya (Kudüs'e) kadar önlerinde bir şey tutunamaz.
Hz. Ebû Hüreyre RA
Siyah bayraklar gelip de karşınıza çıktında, Farslılar'a ikramda bulunun. Zira sizin devletiniz onlarla beraberdir.
Hz. İbn-i Abbas RA
Biz öyle bir ehl-i beytiz ki, Allah bizlere dünyayı değil ahireti nasib etti. Benden sonra ehl-i beytim, belâ, şiddet ve tarda maruz kalacaklar; doğu tarafından siyah bayraklılar gelinceye kadar... Bunlar mal isteyecek, kendilerine mal verilmeyecek. Bunlar döğüşecekler, sonra geri çekilecekler. İstedikleri kendilerine verilecek, fakat kabul etmeyecekler. Ve onu, ismi ismime, babasının adı, babamın adına uyan, ehl-i beytimden bir kimseye teslim edecekler.
O (Mehdi) arza sahip olur ve kendisinden önce baskı ve zulümle dolu olan arzı, doğruluk ve adaletle doldurur. Sizden veya sonra gelenlerden birisi ona yetişirse, kar üzerine sürünerek dahi olsa, gelsin ona katılsın! Muhakkak ki onlar hidayet sancaklarıdır.
Hz. İbn-i Mes'ud RA
Horasan cihetinden gelen siyah sancaklar gördüğüzde onlara katılın! Zira onların içinde Allah'ın halifesi Mehdi (AS) vardır.
Hz. Sevban RA
Yakında size Horasan tarafından siyah bayraklılar gelecek. Kar üzerinde emekleyerek olsa da onlara iltihak ediniz! Zira onların arasındra Allah'ın halifesi Mehdi (AS) vardır.
Hz. Sevban RA
Ramazanda bir seda olur. (Mânâsı anlaşılır). Şevvalde de bir seda olur. (Mânâsı anlaşılmaz). Zilkadede kabileler birbiriyle çarpışır. Zilhiccede hacılar talana uğrar. Muharremde gökten şöyle nida olur: "Dikkat ediniz. Filan kimse Allah'ın halkının hayırlılarındandır. Onu dinleyiz ve ona uyunuz!"
Hz. Şehr ibn-i Havşeb RA
Hiç şüphe yok ki, arz cevir ve zulümle dolacak. Zulüm ve cevirle dolduğu o zaman, Allah ehl-i beytimden ismi benim ismimde, babasının ismi babamın isminde bir kimseyi gönderir de dünyayı adaletle ve nesafetle doldurur. Önce zulüm ve cevirle dolduğu gibi. O zaman gök yağmurunu, yer mahsülünü esirgemeyecek ve o aranızda yedi, sekiz, çok çok dokuz vakit duracak.
Hz. Muaviye ibn-i Kur'a RA
Ümmetimin içinden Mehdi (AS) çıkar. Beş veya yedi veya dokuz (sene) kalır. (Râvi sayda tereddüt etmiş.) Sonra üzerlerine bol rahmet gönderilir. Arz nebatatını bir şey saklamaz bitirir. Mal hakir olur. Bir adam ona gelir ve şöyle der: "Ya Mehdi bana ver, bana ver!" Ona elbisenin taşıyabileceği kadar verir.
Hz. Ebu Said RA
Ümmetimin sonunda Mehdi (AS) çıkar. Allah-u Zülcelâl Hazretleri ona rahmetini indirir. Arz ona nebatını çıkarar. Mal sahih olarak verilir ve müsavat üzere taksim edilir. Davar çok olur. Cariyeler bile saygı görür. Yedi veya sekiz yıl yaşar. (Râvi yedi veya sekizde tereddüt etmiştir.)
Hz. Ebû Said RA
Mehdi ile müjdelenin. O Kureyş'ten ve ehl-i beytimden bir kişidir. O, insanların ihtilâf ve ictimâî sarsıntılar içinde bulundukları bir sırada çıkar. O yeryüzünü, kendinden önce zulüm ve baskı ile doldurulduğu gibi, adalet ve insaf ile doldurur. Ondan yer ve gök ehli razıdır. Ve o malı sabah üzere taksim eder.
Dediler ki:
"--Sabah nedir?"
Buyurdu ki:
"--Seviye üzere demektir.
Ve ümmet-i Muhammed'in kalblerini zenginlikle doldurur ve adalati onları ihata eder. O kadar ki, bir münâdiye "Kimin ihtiyacı varsa bana gelsin!" diye nida etmesi emrolunduğunda, bir kişiden başka kimse gelmez. O kimse istekte bulunur. O da "Hazinedara git sana versin" der. O da gider ve "Ben Mehdi tarafından, kendisine istediği verilmesi için gönderilen kimseyim." dediğinde, hazinedar "Al!" der. O da alır.
Fakat aldığını taşımaya gücü yetmez. Bunun üzerine taşıyabileceğini alır, fazlasını geri bırakır. O malla çıkar ama, sonra pişman olur ve "Ümmet-i Muhammed'in nefis cihetinden en aç gözlüsü herhalde benim. Onların hepsi de mala davet olundukları halde, benden başkası buna icabet etmedi." diyerek, aldığı malı iade etmek ister. Hazinedar da: "Biz verdiğimizi kat'iyyen geri almayız!" der. Bu devir altı, yedi, sekiz veya dokuz sene devam eder. Bundan sonraki hayatta ise hayır yoktur.
Hz. Ebû Said el-Hudrî RA
Kıyamet kopmaz, siz yahudilerle harp etmedikçe... Hatta taşlar bile, "Ey müslüman şu benim arkamdaki yahudidir, onu öldür." diye arkasındaki yahudiyi haber verir.
Hz. Ebû Hüreyre RA
Yahudilerle mukatele eder ve onlara musallat olursunuz. Öyle durum olur ki, onlardan biri bir taşın arkasına gizlendiğinde, taş şöyle der: "Ey Allah'ın kulu, şu arkamdaki yahudidir. Onu öldür!"
Hz. İbn-i Ömer RA
Kıyamete Kadar Hak Üzere Bir Grubun Bulunacağı
Ümmetimden bir taife hak üzerine mücadele etmekte, kıyamete kadar gàlib olarak devam edecektir.
Hz. Cabir RA
Ümmetimden bir taife kıyamet kopuncaya kadar yardım görmekte devam eder. Kendilerini terk edenlerin ayrılmaları da onlara bir zarar vermez.
Hz. Muaviye ibn-i Kur'a RA
Ümmetimden bir taife, Allah'ın emriyle hareket etmekte devam eder. Onlar hak üzerinde oldukları halde, kıyamet kopana kadar kendilerini tek eden ve muhalefet eden kimsenin onlara bir zararı dokunmaz. Tâ ki Allah'ın emri gelinceye kadar onlar insanlara galibdirler.
Hz. Muaviye RA
Şu anda kıtal geldi. Ümmetimden hak üzerine çarpışan ve kâfirler üzerine galib gelen bir kavim hiç bir zaman eksik olmaz. Allah onlar için diğer kavimlerin kalblerini kaydırır ve daraltır. Kâfirlerle savaşırlar. Allah onları rızıklandırır. Allah'ın emri gelene kadar bu böyle devam eder. O günde mü'minlerin evlerinin yeri Şam'dır. Hayır kıyamete kadar, atların nasiyesine bağlıdır. Bana vahyolunduğuna göre, ben (dünyada) çok kalcı değilim, yakında gidiciyim. Siz de beni yaşlanarak takip edeceksiniz. Ve bazınız, bazınızın boynunu vuracak. Kıyametten önce iki büyük hadise vardır. Şiddetli veba ve sonra da zelzeleli yıllar.
Hz. Seleme RA
Kıyamet kopmaz, ümmetimden bir taife herkes üzerinde hakim olmadıkça. Onlar kendilerini terk edenlerin terk etmesine aldırmazlar ve kendilerine yardım edene de aldırmazlar.
Hz. Muaviye RA
Şam ehli helâk olduğunda ümmetimde hayır kalmaz. Bununla beraber, Deccal'le savaş oluncaya kadar ümmetimden bir taifenin hak üzere gàlib olması devam edecektir.
Hz. Muaviye ibn-i Curre RA
Ümmetimden bir taife, kendilerine düşmanlık edenlere galib oldukları halde hak ozerinde mücadelede devam ederler. Hatta onların sonuncusu Mesihüd-Deccal ile harp eder.
Hz. İmran RA
Bu iş ondan ayrılanlara rağmen muzaffer olarak devam edecektir. Muhaliflerin ve ayrılanların ona zararı olmaz, tâ ki Kureyş'ten on iki halife gelene kadar.
Hz. Câbir RA
Bu din, Kureyş'ten on iki halife gelip gidinceye kadar kàim olarak devam eder. Her birinde ümmet birleşmiş vaziyettedir. Ondan sonra ise herc ü merc başlar.
Hz. Câbir ibn-i Semure RA
Kostantıniyye'nin ve Roma'nın fethi
Rumlara ait Kostantıniyye (Roma) tesbihle ve tekbirle müslümanlarca feth edilmedikçe kıyamet kopmaz.
Hz. Amr İbn-i Avf RA
(Yetmiş bin Şamlı bunu yapacakmış.)
Allah (z.c.Hz.) bu ümmeti yarım günden öteye bırakmaz. Şam bir adamın ve ehli beytinin sofrasını görmedikçe. Şam o adamın sofrasını gördüğünde Kostantıniyye feth olunur.
Hz. Ebu Salebe RA
Hadramut'tan Bir Ateşin Zuhuru
297/7. Yakında Hadramut'tan veya Hadramut denizinden bir ateş çıkacak ve kıyametten evvel insanları toplayacak.
Dediler ki:
"--Ya Rasûlallah, bize ne emredersin?"
Buyurdu ki:
"--Siz Şam'a gitmeye bakın!"
Hz. İbn-i Ömer RA
NOT: Bu toplanma yerinin Şam olduğu bilindiği için melhamelerde Hz. Mehdi zamanında merkez Şam'da olmakla, bu hadise tahminen buraya yerleştirilmişse de doğrusunu Allah-u Teàlâ bilir.