b) Âlim:
Örnek ve mükemmel âlim:
İbnü Lâl, "Mekârimu'l-Ahlâk"da Hz. Ali (r.a.)'den naklediyor:
"Size mükemmel bir fakîhi haber vereyim mi? Allah'ın rahmetinden insanların ümidini kesmeyen ve merhametinden onları ümitsizliğe götürmeyen, Allah'ın tuzağından onları emin kılmayan ve dünyaya rağbet için Kur'ân'ı bırakmayan kimsedir. Haberiniz olsun ki ne anlaşılmayan bir ibadette, ne de üzerinde düşünülmeyen ilimde hayır yoktur."
(Dârimî, İlim, 14. Hadis no: 305)
Fakîhler Hz. Peygamber (s.a.s.)’in vârisleridirler. Gerçek vâris, Hz. Peygamber’in, ilmiyle risâletine ve takvasıyla da velâyetine varis olandır.
Hasen-i Basrî (rh.a.), fakîhi Hz. Peygamber (s.a.s.)’in bu iki yönüne vâris olması itibariyle şöyle tarif etmiştir:
“Gerçek fakîh, dünya konusunda zâhid olan, âhirete rağbet eden, dinin inceliklerini bilen, Rabbine kullukta devam eden, müslümanların şereflerine dil uzatmaktan geri duran, vera (takva) sahibi, insanların mallarına karşı iffetli olan/tenezzül etmeyen ve topluluklara nasihat eden kimsedir.”
(İbn Âbidîn, Reddü’l-Muhtâr alâ Dürri’l-Muhtâr, I, 38.)
Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur:
“Ya âlim ol, ya talebe ol, ya dinleyen ol, ya seven ol. Beşinci olma, helak olursun!”
(Aclûnî, Keşfu’l-Hafâ ve Müzîlü’l-Elbâs, I, 149, 150.)
Ebû Hureyre (r.a.)'den rivayet edildiğine göre, Rasûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu:
“Dünya ve onun içinde olan şeyler değersizdir. Sadece Allah'ı zikretmek ve O'na yaklaştıran şeylerle ilim öğreten âlim ve öğrenmek isteyen öğrenci bundan müstesnadır.”
(Tirmizî, Zühd; İbn Mâce, Zühd, 3.)
2. Âlimleri tanımak, izlemek, örnek almak
Hatib, Câbir (r.a.)'den naklediyor:
“Âlimlere ikram ediniz. Çünkü onlar Peygamberlerin mirasçılarıdır. Kim onlara ikram ederse Allah ve Resulü'ne ikram etmiş olur."
(Ali el-Muttakî, Kenzü'l-Ummâl, X,150, Hadis no: 28764.)
Rafii, Behz b. Hakîm'den, o da babasından, dedesinden naklediyor:
"Âlimleri karşılayan beni karşılamış, onları ziyaret eden beni ziyaret etmiş ve onların meclisinde bulunan, benim meclisimde bulunmuş olur. Benim meclisimde bulunan da sanki Rabbim'in meclisinde bulunmuş gibidir."
(Deylemî, el-Firdevs, III, 604, Hadis nO 5893.)
Taberânî, "Evsât"da Ebu Hureyre (r.a.)'den naklediyor:
"İlim elde edin ve ilim için kararlılık ve vakar da öğrenin. Kendisinden ilim öğreneceğiniz kimseye karşı mütevazı olun."
(Beyhakî Şuabü'l-îmân, III, 281, Hadis no: 1651.)
"Tek bir fakîh, şeytana bin âbidden daha yamandır."
(Tirmizî, İlim, 19, (2083).)
"Kendisinden istifade edilen âlim bin âbidden daha hayırlıdır."
(Ebû Nuaym, Hılyetü'l-Evliyâ, III, 183.)