Bazı farklı görüşler bulunmakla beraber genel kanı, yüksek lipit ve kolesterolün, kalp ve damarların yanı sıra böbreklerde de hasara yol açtığı şeklindedir. Bu bakımdan kolesterol seviyesinin diyet ve ilaç uygulamaları ile belirlenen sınırlar içerisinde tutulması önemlidir. Ancak mevcut ilaç uygulamalarında ortaya çıkan bazı istenmeyen yan etkiler nedeniyle, hastaların çoğunlukla bitkisel ilaçlar gibi daha güvenilir olduğunu düşündükleri farklı tedavi seçeneklerine yöneldiği sık olarak gözlenen bir durumdur.
Ketentohumu, kolesterol hastaları tarafından son yıllarda oldukça fazla ilgi çeken ve talep gören bir bitkisel ilaçtır. Bitkinin tohumları yüzde 32-45 kadar yağ taşımaktadır. Bu yağın yarısı (yüzde 51-55) Omega-3 olarak bilinen alfa- linolenik asit (ALA) ve yüzde 15-18 kadarı ise linoleik asit içermektedir. Doymamış yağ asitleri bakımından zengin özelliği nedeniyle, ketentohumu yüksek kolesterolün düşürülmesinde ve dolayısıyla kalp krizi riskinin azaltılmasında önerilmektedir. Gerek klinik ve gerekse deneysel bulgular, total ve LDL kolesterolü düşürdüğünü ortaya koymaktadır.
Ülkemiz araştırıcıları tarafından yapılan bir çalışmada, deney hayvanlarına 1 hafta süre ile ketentohumu yağı (günde 75 miligram) verilmiş. Ardından deney hayvanları 22 hafta boyunca ketentohumu yağı ile birlikte (aynı miktarda) yüksek kolesterol içeriğine sahip diyet uygulanmış. Yüksek kolesterol içerikli diyet uygulanan ama ketentohumu yağı verilmeyen sıçanlarda (kontrol grubu) serum kolesterol ve lipit seviyeleri yükselirken, ketentohumu yağı verilen grupta, serum kolesterol ve lipit seviyelerinin belirgin bir şekilde düşürüldüğü görülmüş. Deney sonunda sıçanların böbrek dokuları üzerinde yapılan incelemede yüksek lipit oranına bağlı olarak böbreklerde görülen hasarın, ketento- humu yağı verilen grupta önlenebildiği gözlemlenmiş.
Burada önemli bir hususu belirtmek gerekiyor. İlaç olarak kullanılacak ke- tentohumu yağı soğukta sıkma suretiyle elde edilir. Yüksek doymamışlık oranı nedeniyle ketentohumu yağı hızla oksitlenerek katılaşmakta ve etkisini kaybetmektedir. Oksitlendiğinde acılaşır ve kokusu kötüleşir. Bu nedenle, ketentohumu yağının havanın olumsuz etkilerinden dikkatle korunması gerekir. Buzdolabında bile ancak birkaç hafta dayanır. Bu sertleşme özelliğinden yağlı boyaların sertleşmesi için ya da ağaç mobilyaların suyun etkilerinden korunması amacıyla yararlanılır. Yani boyacılıkta “bezir yağı” olarak bilinen aslında ketentohumu yağıdır. Bir başka önemli husus ise, ketentohumu yağının da Omega-3 yağ asitleri bakımından zengin olmasın karşılık, içeriği ve etkileri soğuk deniz canlıları ve balıklardan elde edilen Omega-3’lerden farklıdır. Bitkisel ve deniz canlıları kaynaklı Omega-3’lerin etkileri birbiri ile karıştırılmamalıdır.
Prof. Dr. Erdem Yeşilada