15.09.2020, 16:19

Kes sesini Küstah!

Batılı ülkeler kurdukları sömürü düzenini devam ettirebilmek için öyle bahaneler üretiyor ki, akla ziyan!..

Tıpkı kurt ile kuzu hikâyesinde olduğu gibi…

Kurt, ırmağın aşağısında su içen besili kuzuya seslenerek, “Suyu bulandırıyorsun, böyle giderse seni yiyeceğim” diye öfkeyle bağırır. Bunun üzerine kuzu tedirgin bir ses tonuyla, “Fakat nasıl olur, ben senden daha aşağıdayım. Asıl suyu bulandıran sensin. Senin bulandırdığın su bana doğru akıyor” diye cevap verir. Kurt hiç umursamaz kuzunun söylediklerini, “Olsun, karnım acıktı, seni yemeye karar verdim. Bir bahanem olsun” der ve kuzuyu oracıkta yer.

İşte sömürmeye alışmış Batılı ülkeler de, düzenlerini devam ettirebilmek için bu türden devamlı mesnetsiz bahaneler üretiyor.

KURUDUKÇA SULAYIN, YEŞERDİKÇE BUDAYIN...

Bundan 19 yıl önce Amerikan finans sisteminin kalbi New York, 11 Eylül sabahı İkiz Kuleler’e uçaklarla yapılan intihar saldırıları ile “Medeniyetler Çatışması”nın fitili ateşlendi.

Önce Afganistan, sonra da Irak kan gölüne çevrilerek işgale zemin hazırlandı.

Yetmedi, arkasından “Arap Baharı”nın fitili ateşlendi.

17 Aralık 2010 Tunus’ta bir gencin kendini yakmasının ardından Arap dünyası yangın yerine dönüştürüldü. Özgürlük savaşı adı altında Mısır, Libya, Suriye, Bahreyn, Ürdün, Yemen gibi ülkeler ölüm tarlasına döndü.

Kuzuyu yemek için “bir bahanem olsun” diyen “Küresel Haydutlar” 21. yüzyıl için sömürü planlarını birer birer devreye sokarken, suyun alt tarafından bir itiraz yükseldi. Bu itirazın yükseldiği ülke “Hasta Adam” ilan ederek çökerttikleri Osmanlı’nın bakiyesi, mazlumların hâmîsi, “Kenar-ı Dicle’de bir kurt aşırsa koyunu, gelir de adl-i İlâhi sorar Ömer’den onu” düsturuyla nefeslenen Türkiye’den başkası değildi.

İtirazın odak noktası olarak ilan edilen “uzun adam”ın şahsında Türkiye’ye had bildirmek için operasyon üzerine operasyon çekildi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı laikliğe aykırı fiillerin odağı haline gelme iddianamesiyle, 27 Nisan Mıhtırası’yla, ameliyat masasına giderken Oslo tuzağıyla, Gezi Olayları’yla, 17- 25 Aralık yolsuzluk operasyonlarıyla, montajlanmış ses kayıtlarıyla, despotluk ve diktatörlük yakıştırmalarıyla yalnızlaştıramayanlar; “temiz eller operasyonu”yla abluka altına almaya çalıştı.

Adanmış ruhlar”, polis, yargı ve ses kayıtları marifetiyle “uzun adam”a parmak sallamaya başladı. 11 yıldır iktidarın “beraber yürüdük biz bu yollarda” şarkısına serenat yapanlar, “dostmodern darbe”yle Erdoğan’ı hal’etmek için işbirlikçilerini harekete geçirdi. Erdoğan’ın şahsında Türkiye’ye  “kurudukça sulayın, yeşerdikçe budayın” senaryosu gereği bir kez daha diz çöktürülmek istendi.

Bizim çocuklar yine başardı” haberini bekleyenlerin hevesi kursağında kaldı.

İSLÂM DÜNYASI BU SAVAŞI KAZANMAK ZORUNDA

Türkiye bu olayları yaşarken, siyonistlerin “Arz-ı Mev’ûd” hayalleri için kasıp kavurduğu İslâm dünyası her gün farklı bir felaketle sarsıldı. Yeni Küresel Sistem’de hiçbir temsil yetkisi tanınmayan Müslümanlar başta siyonist İsrail ve Amerika olmak üzere Batı tarafından  topyekün “Dönüşüm Projesi”nin hedefi oldu. Küresel iktidar; hegemonyası uğruna Müslüman coğrafyasını vahşice yağmaladı.

Müslüman coğrafya; Haçlı Savaşları, Moğol İstilası ve Osmanlı siyasal otoritesini yok edip bütün bölgeyi sömürgeleştiren Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra, dördüncüsünü yaşadığı bir şok dalgasıyla yeni bir girdaba sürükleniyor. Yeryüzünün enerji kaynaklarını, kara ve deniz ticaret yollarının büyük bir bölümünü barındıran bölge aslına bakılırsa bir “Dünya Savaşı” yaşıyor.

Yeni Dünya Düzeni” ve “Büyük Ortadoğu Projeleri”nin dayatıldığı Müslüman coğrafya 20. yüzyılı kayıp yıllar olarak geçirdi. 21. yüzyılda da kayıp edip etmeyeceğini, ayakta kalıp kalmayacağını bu savaş belirleyecek.

***

TÜRKİYE “KÜRESEL HAYDUTLAR”IN HEDEF TAHTASINDA

Bütün bunlar olurken son günlerde Mısır Yunanistan’la, Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn İsrail’le koyun koyuna girerek yeni bir ihanet cephesi açtı.

Bu şok dalgalarına karşı tek başına mücadele eden Türkiye,  uzun bir dönemi sessiz geçiren İslâm dünyasını ayağa kaldırmak için büyük gayret sarf ediyor.

Türkiye ve Libya arasında 27 Kasım 2019’da imzalanan mutabakat muhtırası, Doğu Akdeniz’de dengeleri değiştirdi. Muhtıranın hayata geçmesiyle, hem Doğu Akdeniz’de olası deniz alanı kaybının önlendi, hem de belirlenen bölgede petrol ve doğalgaz arama-çıkarma çalışmaları konusunda Türkiye ve Libya söz sahibi oldu.

Fatih Sondaj Gemisi’nin 20 Temmuz 2020’de Karadeniz’de başladığı Tuna 1 Kuyusu sondajında 320 milyar metreküp doğal gaz rezervi keşfetmesiyle birlikte karasularımız ısınmaya başladı.

Türkiye’nin Karadeniz, Marmara, Ege ve Akdeniz’deki denizci siyasetini şekillendiren “Mavi Vatan” doktrinini devreye sokmasıyla birlikte neye uğradıklarını şaşıran “Küresel Haydutlar” bizi hedef tahtasına koydu.

Fatih, Yavuz,  Oruçreis, Barboros Hayreddin Paşa’yı karşılarında görenlerin bir kaşık suda fırtınalar koparmasının nedeni gayet açık; “Mavi Vatan”ımızda korsanlığa soyunan çapulcuların bizi denizimize olta atamayacak hale getirmek.

Türkiye, Oruç Reis’in yapacağı sismik araştırma faaliyetleri için Akdeniz’de Navtex ilanında bulunmasıyla birlikte önce Avrupa’nın şımarık çocuğu, arkasından da Fransa Türkiye’yi açık açık tehdit etmeye başladı.

Doğu Akdeniz’de sular ısınınca “Küresel Haydutlar” birer birer eteklerindeki taşları dökmeye başladı.

KÜSTAHLARIN DERDİ ERDOĞAN’LA DEĞİL, TÜRK MİLLETİYLE

ABD’de 3 Kasım’da yapılacak olan seçimlerde aday olan Joe Biden, “Bence daha önce yaptığım gibi onlarla doğrudan temasa geçip Erdoğan’ı yenecek duruma gelmeleri için hâlâ var olan Türk liderliği unsurlarından daha fazla verim almalı ve onları güçlendirmeliyiz. Darbe ile değil, seçimle. Peki biz ne yapıyoruz? Burada oturup boyun eğiyoruz” küstahlığıyla bilinç altındaki kirli senaryoyu açıkladı. Bunun adı açık açık “demokrasiye balans ayarı”.

Ardından Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, “Türk halkı büyük bir halk ve başka şeyler hak ediyor. Biz Avrupalılar, Türk halkına değil Erdoğan hükümetine karşı açık ve sert olmalıyız” açıklamasıyla kinini kustu.

Sizi gidi küstahlar sizi!.. Türk milletinin aklıyla alay mı ediyorsunuz?..

HA “KIZIL SULTAN”, HA RECEP TAYYİP ERDOĞAN!..

Dedelerinizin bir asır önce Osmanlı Hükümdarı Sultan 2. Abdülhamid Han’a yaptıklarını unutmadık!.. Dünyayı sömürmekten başka bir mahareti olmayan atalarınızın Sultan 2. Abdülhamid Han’ı devirmek için sergilediği kirli iftiralar da seninki gibi mâsumdu!..

***

1894’te Doğu Anadolu’yu yurt haline getirmek isteyen Ermeni komitacıların eylemleri, kendilerine itaat etmeyen Sultan 2. Abdülhamid’i halletmek için küresel güçleri harekete geçirir. İngiliz ve Yahudi sermayedarların desteklediği basın, karalama kampanyalarıyla Sultan 2. Abdülhamid’e linç kampanyası başlatılır.

Fransız tarihçi Kont Albert Vandal, saltanatı boyunca kan dökmekten kaçınan Sultan 2. Abdülhamid’i “kan dökücü” manasına gelen Le Sultan Rouge (Kızıl Sultan)ifadesiyle itham eder. İçimizdeki gafiller de bu galat-ı meşhur yakıştırmaya mal bulmuş mağribi gibi sarılır. Sonrasında zalim, katil, diktatör ve tiran gibi aşağılama propagandalarının ardı arkası kesilmez.

Basın yayın organları Sultan 2. Abdülhamid Han’a karşı ağır eleştiriler yaparken, Selanik’ten İstanbul’a getirilen Avcı Taburları “şeriat isteriz!..” çığırtkanlığıyla tarihte adı 31 Mart Vak’ası (isyan, Rûmî takvime göre 31 Mart 1325 tarihine denk geldiğinden bu ad ile anılmıştır) olarak geçecek isyanın fitilini ateşler. İttihat ve Terakki Partisi, kanlı olaylara karıştığı gerekçesiyle “Kızıl Sultan” ilan ettikleri Sultan 2. Abdülhamid Han’ı tahttan indirmek için gemi azıya alır. İsyanın sebebi çok aşikârdır; vatan topraklarını satmamak.

Filistin ve Kudüs’te para (yüz elli milyon altun İngiliz lirası) karşılığı yerleşim yeri isteyen Yahudilere, “Vatan toprakları satılmaz. Kan akıtılarak kazanılan vatan toprakları ancak kan akıtılarak verilir” diyen 33 yıllık Devlet Başkanı Sultan 2. Abdülhamid Han, miladî 13 Nisan 1909’da tarihe “31 Mart Vak’ası”yla vuku bulan menfur olaylar silsilesiyle tahttan indirilir.

TARİHİ TEKERRÜR ETTİREMEYECEKSİNİZ

Bir karış vatan toprağını size peşkeş çekmediği için şimdi sıra Başkan Recep Tayyip Erdoğan’a mı geldi?

Tarihi tekerrür ettiremeyeceksiniz.

Çünkü Sütçü İmamların, Hasan Tahsinlerin, Kara Fatmaların, Nene Hatunların, Şerife Bacıların torunları “ya istiklâl, ya şehadet” diyerek hazır kıta bekliyor.

Her operasyondan sonra “Bizim çocuklar yine başardı” diyenlerin hevesi mâteme dönüşecek. Vekalet savaşları ile yürüttüğünüz “Yeni Dünya Düzeni” hayaliniz kursaklarınızda kalacak.

Başaramayacaksınız.

Yorumlar (0)
15
açık
Namaz Vakti 24 Kasım 2024
İmsak 06:25
Güneş 07:55
Öğle 12:56
İkindi 15:24
Akşam 17:46
Yatsı 19:11
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 12 34
2. Fenerbahçe 12 29
3. Samsunspor 12 25
4. Eyüpspor 13 22
5. Beşiktaş 11 21
6. Göztepe 11 18
7. Sivasspor 13 18
8. Başakşehir 12 16
9. Rizespor 12 16
10. Gaziantep FK 12 15
11. Kasımpasa 13 15
12. Konyaspor 12 14
13. Antalyaspor 12 14
14. Trabzonspor 11 12
15. Kayserispor 12 12
16. Bodrumspor 13 11
17. Alanyaspor 11 10
18. Hatayspor 11 6
19. A.Demirspor 11 2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 12 25
2. Karagümrük 13 24
3. Bandırmaspor 12 24
4. Erzurumspor 13 22
5. Igdir FK 12 21
6. Boluspor 13 21
7. Ankaragücü 13 19
8. Ahlatçı Çorum FK 12 19
9. Keçiörengücü 13 18
10. Şanlıurfaspor 13 18
11. Ümraniye 13 18
12. Gençlerbirliği 13 18
13. Pendikspor 13 18
14. Esenler Erokspor 12 17
15. İstanbulspor 13 17
16. Manisa FK 13 17
17. Amed Sportif 12 14
18. Sakaryaspor 12 13
19. Adanaspor 12 7
20. Yeni Malatyaspor 13 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 11 28
2. M.City 12 23
3. Chelsea 12 22
4. Arsenal 12 22
5. Brighton 12 22
6. Tottenham 12 19
7. Nottingham Forest 12 19
8. Aston Villa 12 19
9. Newcastle 11 18
10. Fulham 12 18
11. Brentford 12 17
12. M. United 11 15
13. Bournemouth 12 15
14. West Ham United 11 12
15. Everton 12 11
16. Leicester City 12 10
17. Wolves 12 9
18. Crystal Palace 12 8
19. Ipswich Town 11 8
20. Southampton 11 4
Takımlar O P
1. Barcelona 14 34
2. Atletico Madrid 14 29
3. Real Madrid 12 27
4. Villarreal 12 24
5. Girona 14 21
6. Mallorca 14 21
7. Osasuna 13 21
8. Athletic Bilbao 13 20
9. Real Betis 14 20
10. Real Sociedad 13 18
11. Celta Vigo 14 18
12. Rayo Vallecano 12 16
13. Sevilla 13 15
14. Leganes 13 14
15. Getafe 14 13
16. Deportivo Alaves 14 13
17. Las Palmas 14 12
18. Valencia 12 10
19. Espanyol 13 10
20. Real Valladolid 14 9
Günün Karikatürü Tümü