15.09.2024, 18:13

MEVLİD-İ NEBÎ HAFTASI MÜNASEBETİYLE

İnsanlığa yeni bir hayat modeli getiren Peygamberimiz, hayatın her alanında olduğu gibi, sosyal hayatı da yenileyen ve şekillendiren prensipler getirmiştir.

Hz. Peygamber (s.a.s.) insanlardan, yapmalarını istediği şeyleri önce kendisi yapmıştır.

Onun beşeri münasebetlerde öne çıkan bazı davranışları şunlardır:

1. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) insana değer verirdi

2. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) insanların dertleriyle ilgilenirdi

3. Rasûlullah Efendimiz (s.a.s.) güleryüzlü idi

4. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) selamlaşmaya önem verirdi

5. Rasûlullah Efendimiz (s.a.s.) zengin fakir ayrımı yapmazdı

6. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) kimseyi incitmezdi

7. Rasûlullah Efendimiz (s.a.s.) vefalı idi

8. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) misafire ikram ederdi

9. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) çocukları çok severdi

10. Rasûlullah Efendimiz (s.a.s.) hastaları ziyaret ederdi

11. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) hediyeleşirdi

12. Rasûlullah (s.a.s.) komşularıyla ilgilenirdi

1. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) insana değer verirdi

İnsanlarla başarılı bir ilişki kurmanın temelinde muhatabı ciddiye alma ve ona değer verme vardır. Zira değer veren, değer görür. Çünkü herkes, sevilmek ve sayılmak ister.

Peygamberimiz, insanlara çok değer verir, insanlarla iç içe yaşar, onlardan biri gibi hayatını devam ettirirdi. İnsanlarla karşılaştığı zaman ilk selam veren kendisi olurdu; tokalaşır, hal ve hatırını sorardı. Söylenenleri dikkatle dinler, muhatabı ayrılmadıkça yüzünü ondan çevirmezdi.

Bu gibi haller tevazuunun zirvede olduğunu gösterir.

Taberânî'nin “Mekârimu’l-Ahlâk”ında Ebû Hureyre’den merfu bir rivâyette Hz. Peygamber (s.a.s.):

“İmandan sonra amellerin en üstünü insanlara sevgi göstermektir.” buyurmuştur.

(Münâvî, Feydu’l-Kadîr Şerhu’l-Câmiı’s-Sağîr, II, 26.)

2. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) insanların dertleriyle ilgilenirdi

Peygamberimiz (s.a.s.), ashabının dertleriyle ilgilenir, onlardan yakın ilgisini esirgemezdi.

Peygamberimiz, genel meselelerin yanında detayları da ihmal etmemiş ve insanların en küçük dertleriyle bile ilgilenmiştir.

İnsanların önce maddi dertlerini halledersen, manevî dertlerini halletmen kolaylaşır. Zira âyet-i kerîmede Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:

“Ancak sadaka vermeyi yahut marufu emretmeyi veya insanların arasını düzeltmeyi gözeten kimseler müstesna, onların gizli toplantılarının çoğunda hayır yoktur. Bunları, Allah'ın rızasını kazanmak için yapana büyük ecir vereceğiz.”

(Nisâ sûresi (4), 114.)

Allah Teâlâ, âyet-i kerîmede maddî konu olan “sadaka vermeyi” öne almış, manevî olan “marufu emretmeyi” ikinci sıraya almıştır.

Allah (c.c.), sadece konuşmaya değil, Allah’ın rızasını gözeterek yapılan faaliyete ecir vereceğini bildirmiştir.

Rasûlullah, yardım ederken bile muhatabını rencide edecek, üzecek ve minnet altında bırakacak en küçük bir tavırda bulunmamıştır.

Başa kakanın yaptığında hayır olmaz. Zira âyet-i kerîmede Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:

“Ey iman edenler! Allah'a ve ahiret gününe inanmayıp, insanlara gösteriş için malını sarfeden kimse gibi, sadakalarınızı başa kakmak ve eza etmekle boşa çıkarmayın. Onun durumu, üzerinde toprak bulunan kayanın durumu gibidir, üzerine bol yağmur yağdığında onu cascavlak bırakır. Kazandıklarından hiçbir şey elde edemezler. Allah inkâr edenler topluluğuna hidayet vermez.”

(Bakara sûresi (2), 264.)

3. Rasûlullah Efendimiz (s.a.s.) güleryüzlü idi

Gülümseme, tek kelimeyle "sevgi"dir ve "seninleyim" demektir. Peygamber Efendimiz sürekli güleryüzlü idi. O, hiç kahkaha atıp gülmemiştir.

Abdullah b. Hâris:

“Rasûlullah’tan daha çok tebessüm eden/O’nun kadar güleç yüzlü hiçbir kimseyi görmedim.” diyerek bu hususu anlatır.

(Tirmizî, Menâkıb, 10; İbn Sa’d, Tabakât, I, 372.)

“Din kardeşinin yüzüne gülümsemen sadakadır.”

(Tirmizî, Birr, 36.)

Diğer hadislerde de şöyle buyurulmaktadır:

“Her ma’rûf sadakadır, din kardeşini güleryüzle karşılaman da ma’rûftandır.”

(Tirmizî, Birr, 45.)

“Allah Teâlâ mülayim huylu ve güler yüzlü kimseyi sever.”

(Gazâlî, İhyâü Ulûmi’d-Dîn, II, 195, Mısır 1939)

“Şüphe yok ki sizin bütün insanlara mal vermeye gücünüz yetmez, fakat onlara güler yüzünüz ve güzel ahlâkınız şâmil olmalıdır.”

(Davudoğlu, Ahmed, Bülûğu’l-Merâm Tercüme ve Şerhi, IV, 434. Hadis no: 1326.)

4. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) selamlaşmaya önem verirdi

İnsanlara ilgi göstermenin, onlara önem ve değer vermenin en kolay fakat en etkili yolu selam vermektir.

Rasûlullah (s.a.s.) şöyle buyurmuştur:

“İnsanların Allah katında en makbulü ve O’na en yakın olanı önce selâm verendir.”

( Ebû Dâvûd, Edeb,144; Tirmizî, İsti’zân, 6; Ahmed,V, 254, 261, 264.)

Konuşmaya selamla başlamayı tavsiye eden Peygamberimiz, karşılaştığı insanlara selam verirdi. Çocuklara ve kadınlara da selam vermiş, Ehl-i kitaptan olan kimselerin ise selamlarını “Ve aleyküm” diyerek almıştır.

“Selam, Allah’ın isimlerinden biridir. Onu yeryüzüne koymuştur. O halde onu aranızda yayınız.”

(Buhârî, el-Edebü’l-Müfred, s. 257.)

Bu hadîs-i şerifiyle selama önem vermeyi ortaya koymuştur.

Ayrıca selam hakkında şöyle de buyurmuştur:

“Canımı kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki iman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de olgun mümin olamazsınız. Size yaptığınızda birbirinizi seveceğiniz bir şeyi haber vereyim mi? Aranızda selamı yayınız.”

(Müslim, Îmân, 93-94; Tirmizî, Et’ıme, 45, Kıyamet, 56; İbn Mâce, Mukaddime, Edeb, 11.)

Hz. Peygamber (s.a.s.) selamlaşmanın toplum içerisindeki fertleri birbiriyle kaynaştırıp, birbirlerine karşı merhamet, şefkat ve sevgi duygularını geliştireceğine işaret etmiştir.

5. Rasûlullah Efendimiz (s.a.s.) zengin fakir ayrımı yapmazdı

Peygamberimiz’in insanlarla münasebetlerinde dikkat çekici yönlerinden biri de kesinlikle zengin fakir ayrımı yapmamasıydı. O’nun nazarında zengin-fakir, büyük-küçük, efendi-köle herkes eşitti.

Önemli olan, Allah katında kıymetli olmaktır. Allah katında kıymetli olan da en muttakî olanlardır:

“Ey insanlar! Doğrusu Biz sizleri bir erkekle bir dişiden yarattık. Sizi milletler ve kabileler haline koyduk ki birbirinizi kolayca tanıyasınız. Şüphesiz, Allah katında en değerliniz, en muttakî olanınızdır. (Hakka ve halka karşı yanlış yapmaktan korunanızdır) Allah her şeyi bilendir, her şeyden haberdar olandır.”

(Hucurât sûresi (49), 13.)

İslam’ın ilk yıllarında Peygamberimiz’in çevresinde genellikle genç ve fakir kimseler bulunuyordu. Eğer sadece zenginlere ve eşrafa kıymet verseydi sadece zenginlerle ve eşraf ile ilgilenirdi. Hatta fakirlere karşı şöyle davranması ile ilgili âyet-i kerîme geldi:

“Sabah akşam, Rablerinin rızasını isteyerek O'na yalvaranları kovma. Onların hesabından sana bir sorumluluk yoktur, senin hesabından da onlara bir sorumluluk yoktur. Sakın onları kovup da zâlimlerden olmayasın.”

(En’âm sûresi (6), 52.)

“Ey kavmim! Ben onları kovarsam, beni Allah'tan (onun azabindan) kim korur? Düşünmüyor musunuz?”

(Hûd sûresi (11), 30.)

7. Rasûlullah Efendimiz (s.a.s.) vefalı idi

Vefakârlık, Rasûl-i Ekrem Efendimiz’in en önde gelen özelliklerinden biriydi. Onun bu özelliği, ilk eşi ve çile yoldaşı Hz. Hatice’nin şahsında âdetâ billurlaşır. İşte bu sebeple Nebiyy-i Muhterem Efendimiz onu her fırsatta anar, hatırasını yâd ederdi.

Vefalı davranmak karşının da vefalı davranmasını sağlayabilir, niyetimiz bunun için olmasa bile….

8. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) misafire ikram ederdi

İbn Sa’d’ın kaydettiği bir rivayete göre Ebû Hureyre, “Rasûlullah da aç kalıyordu”, diye bahsedince A’rec, bu açlığın nasıl olduğunu sorar. Ebû Hureyre de, gelip gidenin ve misafirin çok olmasından dolayı ve ondan hiç ayrılmayan bir grup insanların bulunmasından kaynaklandığını, ayrıca, Rasûlullah’ın beraberinde ashabı ve Ehl-i Suffa olmadan hiç yemek yemediğini söyler.

Peygamberimiz, fakirlik ve sıkıntı çeken ashabına karşı her fırsatta ikramda bulunur ve şöyle buyururdu:

“Kim Allah’a ve âhiret gününe inanıyorsa misafirine ikram etsin.”

(Müslim, Îmân, 77.)

9. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) çocukları çok severdi

Peygamberimiz çocuklarını ve torunlarını öper, okşar ve çok severdi. Çocuklara karşı şefkat ve merhametle muamele ederdi. Bu anlayışın bütün Müslümanlar tarafından benimsenmesi ve hayat tarzı haline getirilmesi için de şöyle buyurmuştur:

“Küçüklerimize merhamet etmeyen ve büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir.”

10. Rasûlullah Efendimiz (s.a.s.) hastaları ziyaret ederdi

Peygamberimiz hasta ziyaretine önem verirdi. Sahabe-i Kiram’ın büyük küçük hepsiyle ilgilenir, durumlarını sorar ve hasta olanları ziyaret ederdi. Hasta ziyaretinde kadın, erkek ve çocuk ayrımı yapmazdı.

Ebû Ya’lâ, Hz. Âişe (r.anhâ)’den şunu rivâyet etmiştir:

“Allah’ın Rasûlü (s.a.s.) bir hasta ziyaretine gittiğinde elini ağrının ve sızının bulunduğu yere koyar ‘bismillâh’ derdi.”

(İbn Hacer, Fethu’l-Bârî bişerhi’l-Buhârî, X, 121.)

Tirmizî’nin rivâyetine göre de Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur:

“Sizden birinizin elini hastanın alnına koyup nasılsın diye sorması hastayı ziyaretin kemâlindendir.”

(Tirmizî, İsti’zân, 31; Ahmed, V, 260.)

İbn-i Mâce’nin rivâyetine göre Rasûlullah (s.a.s.), Hz. Ömer (r.a.)’e şöyle buyurmuştur:

“Bir hastanın yanına girdiğinde sana dua etmesini emret (iste)! Çünkü onun duası meleklerin duası gibidir.”

(İbn Mace, Cenâiz, 1.)

Hz. Peygamber (s.a.s.), hastaya söylenecek söz hakkında:

“Hastanın veya ölen kimsenin yanında bulunursanız hayır söyleyin. Zira melekler sizin söylediklerinize âmîn, derler” buyurmuştur.

(Müslim, Cenâiz, 6; Ebû Dâvûd, Cenâiz, 19; Nesâî, Cenâiz, 30; İbn Mâce, Cenâiz, 4.)

Hastaya okumak müstehaptır.

Felak ve Nâs sûrelerini ve Rasûl-i Ekrem Efendimiz (s.a.s.)’in bazı hastalar için okuduğu duaları okuyup hastaya üfürmek müstehaptır.

(Müslim, Selâm, 46-47, 49-63, 67.)

Müslümanın Müslüman üzerindeki haklarından birisi de hasta ziyaretinde bulunmaktır.

(Buhârî, Cenâiz, 2; Müslim, Selâm, 4; İbn Mâce, Cenâiz, 1.)

Hasta ziyaretine giden kimse, hastaya okur, şifa temennisinde bulunur. Hasta ziyaretine giden kimse netice itibariyle kendisi için gitmiş olur. Çünkü hasta ziyareti rahmet ve sevgi vesilesidir.

Hastalara okunan dua ve ilaçların, şifanın sebebi olduğuna, şifayı yaratanın ancak Allah olduğuna inanmak gerekir.

Hz. Peygamber Efendimiz hadîs-i şerîflerinde şöyle buyurmuştur:

“Her kim bir hastayı ziyaret ederse, dönünceye kadar cennetin hurmalıklarındadır.”

(Müslim, Birr, 40, 42; Ahmed, I, 121, 138, 239, III, 304.)

“Kim bir hasta ziyaretinde bulunursa, semada bir münadî şöyle nida eder: Güzel yaptın, gidişatın güzel olsun, cennetten de bir konak hazırlamış oldun.”

(İbn Mâce, Cenâiz, 2; Tirmizî, Birr, 64; Ahmed, II, 326, 344, 354.)

“Kim bir hastayı ziyaret ederse, ilâhî rahmetin içine dalmış olur. Hastanın yanına oturunca da onun hakkında rahmet sabit olmuş olur.”

(Muvatta, Ayn, 17.)

“Hiçbir Müslüman bir kardeşine hasta ziyaretinde bulunmaz ki Allah ona, mağfiret isteyen yetmiş bin melek göndermesin.”

(Ahmed b. Hanbel, Müsned, I, 97.)

(Tirmizî, Birr, 15.)

11. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) hediyeleşirdi

Peygamberimiz hediyeleşme üzerinde ısrarla durmuştur. Hediyeleşmenin sevgiyi artırdığına dikkat çeken Peygamberimiz (s.a.s.) hem hediye alır hem de karşılığında bir şeyler hediye ederdi. Hediyeleşmenin insanları nasıl birbirine yaklaştırıp sevdirdiğini anlatmak için de:

“Hediyeleşiniz; zira hediye, kalpteki kin ve nefreti yok eder” buyurmuştur.

(Tirmizî, Velâ, 6.)

Hz. Peygamber (s.a.s.), verilen hediyenin küçük görülmemesini ve kabul edilmesini istemiştir.

(Buhârî, Hibe, 1.)

12. Rasûlullah (s.a.s.) komşularıyla ilgilenirdi

Hz. Peygamber (s.a.s.) komşuya çok değer vermiş ve bunun üzerinde Cebrâil’in çok durduğunu bize şöyle haber vermiştir:

“Cebrâil (a.s.) bana (komşuyu) o derecede tavsiyede bulundu ki onu bana mirasçı yapacak zannettim.”

(Müslim, Birr, 140; Buhârî, Edeb, 28; Ebû Dâvûd, Edeb, 131; Ahmed, II, 85, 160.)

Komşu, insana akrabasından mekân açısından daha yakındır. Eğer duyarlı ise hem mekân hem de konum açısından daha da yakın olur.

Yakın olana yakınlık etmek lazımdır. Yakınlık maddî ve manevî alâka ve ihsânla olmalıdır. İşte bunu Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle diyerek tavsiyede bulunmuştur:

“Ya Eba Zer! Çorba pişirdiğin vakit suyunu çok koy ve komşularını gözet”

(Müslim, Birr, 142, 143; Dârimî, Et’ıme, 37.)

İslâm’da her amelin imanla; tasdik itibariyle temel şubeleriyle, tatbik itibariyle de kemâl şubeleriyle alâkası vardır. Bundan dolayı Hz. Peygamber özellikle iman ile komşuluk arasında bir alaka kurmuştur:

“Nefsimi elinde tutan (Allah)’a yemin olsun ki hiçbir kul kendisi için dilediğini komşusu için yahut (din) kardeşi için de dilemedikçe (kâmil) iman etmiş sayılmaz.”

(Müslim, Îmân, 71, 72; Buhârî, Îmân, 7; Tirmizî, Kıyâmet, 59; Nesâî, Îmân, 19, 33.)

Müslümanlar, birbirlerini kontrol etmekle de sorumludurlar. Bu hadîs-i şerîf onların birbirlerine karşı şu sorumluluklarını hatırlatmaktadır: Rasûlulah (s.a.s.) Efendimiz:

“Müslümanın Müslüman üzerindeki hakkı altıdır”, buyurunca:

– Nedir onlar Ya Rasûlallah? denildi, o da:

“Ona rastladığın zaman selâm ver, seni çağırırsa icabet et, senden nasihat dilerse ona nasihat et, hapşırır da Allah’a hamdeder (elhamdü lillâh der)se ona teşmit et! (yerhamukellâh de!), hastalanırsa ziyaretine git, öldüğü vakit de arkasından git!” buyurmuştur.

(Müslim, Selâm, 5; Tirmizî, Edeb, 1; İbn Mâce, Cenâiz, 1.)

Yorumlar (0)
15
açık
Namaz Vakti 21 Kasım 2024
İmsak 06:22
Güneş 07:52
Öğle 12:55
İkindi 15:25
Akşam 17:48
Yatsı 19:12
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 11 31
2. Fenerbahçe 11 26
3. Samsunspor 12 25
4. Eyüpspor 12 22
5. Beşiktaş 11 21
6. Göztepe 11 18
7. Sivasspor 12 17
8. Başakşehir 11 16
9. Kasımpasa 12 14
10. Konyaspor 12 14
11. Antalyaspor 12 14
12. Rizespor 11 13
13. Trabzonspor 11 12
14. Gaziantep FK 11 12
15. Kayserispor 11 12
16. Bodrumspor 12 11
17. Alanyaspor 11 10
18. Hatayspor 11 6
19. A.Demirspor 11 2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 12 25
2. Bandırmaspor 12 24
3. Erzurumspor 12 22
4. Karagümrük 12 21
5. Igdir FK 12 21
6. Ankaragücü 12 19
7. Ahlatçı Çorum FK 12 19
8. Boluspor 12 18
9. Şanlıurfaspor 12 18
10. Manisa FK 12 17
11. Esenler Erokspor 12 17
12. Ümraniye 12 17
13. Pendikspor 12 17
14. Keçiörengücü 12 15
15. Gençlerbirliği 12 15
16. İstanbulspor 12 14
17. Amed Sportif 12 14
18. Sakaryaspor 12 13
19. Adanaspor 12 7
20. Yeni Malatyaspor 12 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 11 28
2. M.City 11 23
3. Chelsea 11 19
4. Arsenal 11 19
5. Nottingham Forest 11 19
6. Brighton 11 19
7. Fulham 11 18
8. Newcastle 11 18
9. Aston Villa 11 18
10. Tottenham 11 16
11. Brentford 11 16
12. Bournemouth 11 15
13. M. United 11 15
14. West Ham United 11 12
15. Leicester City 11 10
16. Everton 11 10
17. Ipswich Town 11 8
18. Crystal Palace 11 7
19. Wolves 11 6
20. Southampton 11 4
Takımlar O P
1. Barcelona 13 33
2. Real Madrid 12 27
3. Atletico Madrid 13 26
4. Villarreal 12 24
5. Osasuna 13 21
6. Athletic Bilbao 13 20
7. Real Betis 13 20
8. Real Sociedad 13 18
9. Mallorca 13 18
10. Girona 13 18
11. Celta Vigo 13 17
12. Rayo Vallecano 12 16
13. Sevilla 13 15
14. Leganes 13 14
15. Deportivo Alaves 13 13
16. Las Palmas 13 12
17. Getafe 13 10
18. Espanyol 12 10
19. Real Valladolid 13 9
20. Valencia 11 7
Günün Karikatürü Tümü