16.01.2020, 19:37

Türkiye’de Dünya Çapında Strateji Uzmanları Var

Türkiye Libya’ya asker gönderme tezkeresini TBMM’den geçirmek için müzakere kararı aldıktan sonra Meclis’te şu konuşmalar yapıldı: Bizi Arap coğrafyasında bir nefret objesi haline getirecektir”. “Milli güvenliğimizle hiçbir ilgisi olmayan ateş hattına bırakamayız”. “Biz kimsenin ülkesinde, iç işlerinde gözü olmayan bir devletiz”. “Şimdi bazı güçlerin taşeronu olmaya doğru gidiyoruz”. “Tunus, Cezayir, Mısır niye asker göndermiyor?” “Türkiye hiçbir zaman ganimet, yağma ve sömürü peşinde olmadı. 108 yıl sonra en büyük facia bu tezkere olacaktır.”

Yukarıda alıntılarını verdiğim konuşmaları TBMM’de Türkiye’nin hak ve çıkarlarını savunmakla görevlendirdiğimiz, bizim adımıza, millet adına hareket etmesi gereken vekiller söylemiştir? Bu sözleri duyunca insan şunu sormadan edemiyor! Sen kimin adamısın! Kim adına konuşuyorsun? Sana bu yetkiyi kim verdi? Millete, temsil ettiğin halka [asıla] sordun mu? Milletvekilinin millet adına, millet için, tarihi devamlılığı temsil çizgisinde kalmak şartıyla TC’nin hak ve çıkarlarını faal bir şekilde korumak vazifesi vardır. Bu vazife tarihi devamlılıktan, milli İslami kimlik değerlerinden kaynaklanır. Yazılı bir kaynağı olmamasına rağmen, anayasa üstü, bütün zamanları kapsayan kadim bir kanundur.

Türkiye şimdiye kadar Kore dâhil 15-16 ülkeye barış gücü göreviyle asker göndermiştir. Halen 12 ülkede bulunmaktadır. Türkiye bu güne kadar Balkanlardan-Afganistan’a, Afganistan’dan Somali’ye kadar birçok ülkeye asker göndermiştir. Türk askeri her gittiği yerde sevgi seli ile karşılanmış o milletlerin ayrılmaz bir parçası haline gelmiş; insani ve İslami değerlerin en yüksek temsilcisi olmuştur. Bundan sonra da olmaya devam edecektir.

Milli Güvenlik kavramı; tasarım zekası, nosyon, ufuk, vizyon, çap ve büyük düşünme manalarını bünyesinde toplayan çok boyutlu bir mevhumdur. Eğer bir şahıs bu devirde Türkiye’nin güvenliği açısından Şili’nin hiçbir önemi yoktur derse onun aklından şüphe etmek gereklidir. Milli güvenlik, her türlü bilimsel araştırmaları bünyesinde toplayan uzayda var olmak dahil Ay-Mars ve güneş sistemi dahil her yerde var olmayı gerektiren çok boyutlu bir kavramdır. Birileri bütün büyük devletlerin donanmaları, harp ve ticaret gemileri Akdeniz’de cirit atıyorken burnumuzun dibinde ve Akdeniz’in öteki yakasındaki eski bir vilayetimizden bize ne diyorsa onun bilgisinden, ciddiyetinden ve milli duruşundan şüphe etmeye hakkımız vardır.

Evet, Türkiye hiçbir devirde ganimet, yağma ve sömürü peşinde olmadı, bundan sonra da olmayacaktır. Ancak eski bir vilayetimiz olan, halkının büyük çoğunluğunu Anadolu’dan gidip oralara yerleşmiş bulunan soydaşlarımız ve dindaşlarımız bizden medet beklerken gitmemek hangi kitaba sığar. Kaldı ki sömürgeci devletler; bu kardeşlerimizin yer altı ve yer üstü kaynaklarını yağmalamak için oralarda iç savaş çıkarttılar, terör örgütleri, sapık din anlayışına dayalı tarikatlar, hizipler kurarak, çatıştırarak halka zulüm etmektedirler. Halk 1530’lu yıllarda İspanyol korsanlara karşı bizden nasıl yardım istemişse bu günde yardım istemektedir. Nasıl ki 1530’lu yıllarda İspanyollarla işbirliği yapan adamlar varsa bu günde Hafter ismi altında toplanmış bir takım adamlar vardır.  

Bazı vekiller dedi ki: “Dünya küreselleşti, önleyici savaş politikaları yürütmeliyiz. Başkalarının topraklarına girerek, hukuku sınırı ihlal ederek yapamayız.” Dünya küreleşti de zorbalık mı ortadan kalktı, güçlünün haklı olduğu kuralı mı değişti? Hukuk ve kurallar herkese eşit mi uygulandı, gücü olmayanın da hakkını söke söke aldığı bir düzene mi geçildi? Ne oldu, ne değişti? ABD, Rusya, Fransa herkes Suriye iç savaşında ganimet toplamak peşinde değil mi? ABD’nin Irak’a haksız yere girdiğini 2 milyon insanı haksız yere katlettiğini, yolları, köprüleri, evleri, hastaneleri, camileri bombaladığını, kurduğu terör örgütleri eliyle faili açık ve gizli binlerce cinayet işlediğini konuşmuyor. Başkalarının toprağına girmek batılılar yapınca suç olmuyor. Türkiye meşru yönetim tarafından çağrılsa bile hukuksuz sayılıyor!? Bu laflar iyi niyetle söylenecek laflar gibi durmuyor. Geçen gün Irak Parlamentosu bir karar aldı. Ülkedeki bütün yabancı güçler çekilecek dedi. ABD Genelkurmay Başkanı çıktı dedi ki Irak’tan çekilmiyoruz. Soruyorum bu tavır hangi hukuka göre verilmiştir?

108 yıl sonra bu tezkere en büyük facia olacak diyenler neden şunu düşünmüyorlar: 108 yıl önce sıkışık bir dönemde, elimizden haksız yere alınan, vatan parçalarının ana vatana katılması, orada bizden imdat bekleyen insanların korunması yolundaki çabaların neresi faciadır?  

“İtalya, Fransa, Mısır, Yunanistan ile bir istişare yapıldı mı? Türkiye bölgedeki diğer ülkelerin vekalet savaşına dahil olmamalı.”

Milletvekili yaptığımız cahillerden birinin yukarıdaki sözüne bir bakınız! Bu sözün ipe sapa gelir bir tarafı var mı? Libya’da kaos çıkartan ülkeler zaten bu ülkeler, sadece ABD ve İngiltere’yi saymayı unutmuş… Türkiye kimin vekalet savaşına dahil olacak!?

Türkiye kendi tarihi misyonuna, azametine, asaletine ve ahlakına uygun işler yapmak için orada olacak, milli ruhunu bütün dünyaya yaymak için adaletin ve ahlakın tek temsilcisini yapmak için orada bulunacaktır. Türkiye kimsenin vekili değil ilahi görevin asilidir. 1911'de Libya'nın salahı için mücadele eden nice kahraman subaylarımız aynı milli hafızanın eserleridir. Bu günkü Türkiye’de aynı yolun yolcusudur.

Libya'ya asker göndermek uluslararası hukuk açısından meşrudur. Meşru hükümetin talebiyle bu karar alınmıştır. Libya deniz mutabakatının havada kalmaması ve devamlılığı için meşru hükümete destek verilmesi mecburidir.

Libya Din Adamları ve Âlimleri Topluluğu Üyesi Abdurrahman Kaddu; Hafter'i gaddar olduğunu, Hafter ve destekçisi konumunda olan ülkelere karşı birlik ve beraberlik içerisinde mücadele edilmesi gerektiğini vurguladı, Türkiye’den yardım istediler.

TBMM’de yapılan konuşmalardan tasarı lehine olanlar şu şekilde özetlenebilir: “Türkiye'nin kültürel ve sosyal bağları olan Libya'nın yardım çağrısına cevap vermemesi, yardımda bulunmaması düşünülemez. Libya'ya sağlanacak destek uluslararası hukuka uygundur. Libya’nın barış harekâtı sırasında bize sunduğu destek unutulamaz. İki ülke halkı ortak bilinçle hareket etmiştir. Bu yardım çağrısı Türkiye'ye sorumluluklar yüklemektedir. İmzalanan deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasına ilişkin muhtıra Türkiye'yi Antalya körfezine mahkûm etmek isteyenlere çok büyük cevaptır. Libya'nın huzuru ve istikrarı bölgenin huzuru ve istikrarıdır. O anlaşmaya destek olanların buna da destek olması gerekir. Tezkere ateşkesin sağlanmasına katkı sağlayarak çözüme alan açacaktır. Talebe olumlu cevap verilmesi ulusal çıkarlara da uygundur. Ülkemiz bölgeyi istikrarsızlığa sürükleyecek, çıkarlarımıza halel getirecek oldubittilerin önüne geçecektir. Libya sadece duygusal bağlarımızın olduğu bir coğrafya değildir.”

Sarraj'ın Libya'nın meşru başbakanı olduğu, karşısındaki Halife Hafter'in meşru bir başkan veya başbakan değil, illegal yapısı olan kimlikle, yabancı istihbarat kurumlarının temsilcisi olarak çalıştığını biliyoruz. Hafter üzerinde uluslararası bir mutabakatın da bulunmadığı uluslararası karşılığı olan kişinin Sarraj'ın kendisi olduğu açıktır. Türkiye meşruiyeti temsil eden tarafın meşru temsilcisidir.

"Türkiye aleyhine tek taraflı adımlar atılmasına izin vermeyecek, Libya, Ömer Muhtar ruhu ile bütünlüğünü, birliğini koruyarak Afrika tarihindeki kadim rolünü oynamaya devam edecektir”.

"Türkiye çalışmalarını, milletimizin ve ülkelerimizin menfaatleri ve idealleri yolunda azimle sürdürmeye devam etmelidir”.  Yüce Allah doğrularla beraberdir.

Türkiye’de ufku derin dünya çapında yüksek vizyonlu strateji uzmanları mevcuttur. Büyük milli uyanış başlamıştır.

Yükselmeyen ağacın tepesine kuşlar yuva yapmaz.

Yorumlar (0)
5
kısa süreli hafif yoğunluklu yağmur
Namaz Vakti 18 Ocak 2025
İmsak 06:49
Güneş 08:21
Öğle 13:10
İkindi 15:29
Akşam 17:49
Yatsı 19:16
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 19 51
2. Fenerbahçe 18 42
3. Samsunspor 18 36
4. Göztepe 18 31
5. Eyüpspor 18 30
6. Beşiktaş 18 30
7. Başakşehir 18 26
8. Gaziantep FK 18 25
9. Rizespor 18 24
10. Trabzonspor 18 22
11. Alanyaspor 18 22
12. Kasımpasa 18 21
13. Antalyaspor 18 21
14. Konyaspor 18 20
15. Sivasspor 18 20
16. Kayserispor 18 16
17. Bodrumspor 18 15
18. Hatayspor 19 10
19. A.Demirspor 18 5
Takımlar O P
1. Kocaelispor 19 41
2. Karagümrük 19 34
3. Bandırmaspor 19 34
4. Ankaragücü 20 30
5. Erzurumspor 19 30
6. Ahlatçı Çorum FK 19 29
7. Amed Sportif 19 29
8. Boluspor 19 28
9. İstanbulspor 19 27
10. Pendikspor 19 27
11. Keçiörengücü 19 27
12. Gençlerbirliği 19 27
13. Ümraniye 19 26
14. Manisa FK 19 26
15. Igdir FK 19 25
16. Şanlıurfaspor 20 25
17. Esenler Erokspor 19 23
18. Sakaryaspor 19 23
19. Adanaspor 19 15
20. Yeni Malatyaspor 19 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 20 47
2. Arsenal 21 43
3. Nottingham Forest 21 41
4. Newcastle 21 38
5. Chelsea 21 37
6. M.City 21 35
7. Aston Villa 21 35
8. Bournemouth 21 34
9. Brighton 21 31
10. Fulham 21 30
11. Brentford 21 28
12. M. United 21 26
13. West Ham United 21 26
14. Tottenham 21 24
15. Crystal Palace 21 24
16. Everton 20 17
17. Wolves 21 16
18. Ipswich Town 21 16
19. Leicester City 21 14
20. Southampton 21 6
Takımlar O P
1. Atletico Madrid 19 44
2. Real Madrid 19 43
3. Barcelona 19 38
4. Athletic Bilbao 19 36
5. Villarreal 19 30
6. Mallorca 19 30
7. Real Sociedad 19 28
8. Girona 19 28
9. Rayo Vallecano 19 25
10. Real Betis 19 25
11. Osasuna 19 25
12. Celta Vigo 19 24
13. Sevilla 19 23
14. Las Palmas 19 22
15. Getafe 19 19
16. Leganes 19 19
17. Espanyol 20 19
18. Deportivo Alaves 19 17
19. Real Valladolid 20 15
20. Valencia 19 13
Günün Karikatürü Tümü