Yapay Zekâ Çılgınlığı!

Biz derdimizi insanlara zor anlatırken, yarın bir gün muhatabımız olacak yapay zekâ olunca, bizler ne yapacağız? Bunca insanlar boşa düşünce, işleri yapay zekâlar tarafından ellerinden alınınca ne olacaklar, nasıl geçinecekler? Sayıları belki de milyarı bulacak bunca boşa düşmüş insan yığınlarını ne yapacak, Yenidünya düzeni savunucuları?

Bunun cevabını tartışan yok veya soran sorgulayan gündem maddesi yapan ne bir ülke ne bir Bilim adamları sosyologlar vs. ne de böyle sözde insanlık adına oluşturulduklarını iddia eden, uluslararası birçok kuruluşlar örgütler. YAPAY ZEKÂCILAR NEYİN PEŞİNDESİNİZ? Diyerek etkin bir sorgulayan kamuoyu oluşmadı maalesef. Ne dünya da uluslararası seviyede, ne de yerelde ülkeler içindeki halklarda. Çünkü belli ki son ürkütücü? Sorgulamanın düşünmesi Hayali bile ürkütücü, çoğunluk deve kuşu gibi kafasını gömerek bu olumsuzlukları dile getirmekten ürküyor, genel olarak uluslar arası platformlarda da, ülkeler içindeki lokal platformlarda da. İktidarları ve muhalefetleri ile herkes yönetim ve halk olaraktan.

Ufak tefek bireysel açıklamalar dışında herkes sus pus. Şu bir gerçek ki şu yıllarda bir toplumsal direnç gösteremez isek küresel sermayenin yapay zekâ vb. Birçok çılgınlığa, ilerde çok geç kalacağız.

Şimdi günümüzden kendi yaşadığım bir olaydan basit bir örnek vermek istiyorum. Geçenlerde bir bankanın internet şifresini unutmuştum, internetten şifre almaya kalktım. Eskiden müşteri hizmetlerine bağlanırdı, canlı görüntülü görüşme yapıp kimliğimi kameraya gösterememiş söyler ve bir kaç güvenlik ibrazı ile işlem yapılırken güvenlik adına, bu sefer karşıma muhatap olarak yapay zekâ çıktı ve bir türlü ne bir işlem yapabildim ne de derdimi anlatabildim yapay zekâya. Bir müşteri hizmetleri muhatabı bulamayarak. Şöyle ki " bir müşteri temsilcisine veya müşteri hizmetlerine bağlanmak istiyorum" diyorum yok efendim şunu mu demek istediniz yok efendim bunumu demek istediniz diyip duruyor klasik uygulamalara beni yönlendirip şu işlemler için şunu bu işlemleriniz için şu rakamı tıklayın yönlendirmeleri. Oysa Sorun şuydu o yönlendirmelerle yapmak istiyordum bir türlü kabul etmiyordu yapay zekâ. Kimlik fotolarımı vs. tüm adımları kabul ediyor sonra ana ekrana geri dönüyor sıfırdan tekrar başlıyordum, bu yüzden bu teknik sorunu izah edip yardım için muhatap bir insan arıyordum ama bulamıyordum. Allah’tan yasaklar yoktu da, bankaya gidebildim. Orada da "efendim telefondan yapabilirsiniz" diyerek bana akıl veriyorlardı sanki ben yapmamışım veya becerememişim gibi. Telefonu verdim "alın siz yapın bakalım dedim" kimliği de vererek, kaç kişi uğraştı yapay zekâya yaptıramadı. Bu işlemi ve mecburen eski usul kendileri yaptı. :) Bu basit örneği şunun için verdim, şayet insan muhataplar bir bir kaybolursa, bizler canlı müşteri hizmetlerine derdimizi zor anlatırken özelliklede kapitalist sistemin birçok fırıldak şirketlerine, yapay zekâlarla yarın bir gün hepten baş başa kalınca ne yapacağız? Yok, efendim Şunu mu demek istediniz, Bunu mu demek istediniz diyerek bizi sinirlendirmekten başka, Savsaklamaktan, yıldırmaktan başka hiç bir işe yaramayacak vatandaş olarak, olası hak aramalarımızda.

Daha vahimi belli ki, artık yakın gelecekte müşteri hizmetleri olsun, birçok sürücüsüz araç gereçler olsun, şoförlük mesleğimde hepsi bir bir bitecek veya yok denecek kazar az bir ihtiyaç kalacak. Keza çiftçilik yine öyle, nakliye, hamallık, inşaatlarda amelelik vb birçok insan iş gücü olan ve en kalabalık insanların ekmek yediği işler bir bir ellerinden alınacak. Kendimden Bir örnek daha vermem gerekirse, ben haritacıyım, eskiden birçok ekiplerle insanlarla yapılan arazi şehir ölçümleri artık 30 - 40.000 tl lik dronlarla yapılıyor. Belki bu sektörde on binlerce insan bu yüzden işlerinden boşa düştü ve halada o meslekten birçok mühendis tekniker teknisyen her yıl belki binlerce mezun veriyor üniversitelerde. Yani bu hızla gidince hemen hemen her sektörde insan gücü emeği bitecek ve zaten sorun olan işsizlikle nasıl mücadele edecek bu devletler? Veya bunca işsiz güçsüz belki de milyarları bulacak bu insanları nasıl besleyecek ne yapacak bu devletler ve Küresel sermaye tefecileri? Çünkü sömürecekleri insana da pek ihtiyaç kalmayacak? Oturdukları yerden maaşa bağlayıp beslemezler her hal de bunca başıboş işsiz güçsüz insanı?

Bu sorunun cevabı belli aslında, yok dünya nüfusunu dengeleyelim yok dünyada küresel ısınma var kıtlık var ne suyumuz ne gıdamız yetişmiyor yetmiyor insanlara, gibisine onlarca yıldır bu sloganlarla kamuoyu yalanı oluşturup durdular, Rızkın kefili ALLAH c.c iken.

Oysa tüm dünyadaki insanları toplasan sadece Türkiye kadar bir toprağa bile rahatça sığıp barınıp aç kalmayacakları gerçeğini bilmiyormuşçasına. Türkiye’deki tüm topraklar ekildiği takdirde. Koskoca dünyada dağılmış bu insanlar neden aç kalsın onca toprak su kaynakları varken. Şimdilerde anladık ki hepsi bu yapay zekâya yenidünya düzenine hazırlık geçiş ve fazlalık insan yığınlarından kurtulmak içinmiş yok doğum kontrolleri şu bu derken savaşlarla da bu istedikleri azalma olmadı, uyguladıkları bin bir türlü tıbbi kampaylarla operasyonlarla yine gizliden durduramadılar bu üremeyi. Her ne kadar azaltsalar da istedikleri rakamların çok aşağısında kaldı. Pandemi ile birlikte her şey hızla başlamaya başladı tüm projeler dillendirilmeye ve de ufak ufak hayata geçirilmeye. Birçok çılgın projeler marsa ote, çipler vb. nice yapay zekâ robotları sloganları veya icraatları hızlıca piyasaya sunuldu. Belli ki aceleleri var, çünkü hızlandırdılar, hatta dayatmaya mecbur kılmaya başladılar birçok şeyleri.

Bu yüzden fazla geç olmadan bir toplumsal sorgulama direnç gerekli organize şekilde, yoksa zincirinden boşalmışçasına insanların üzerine kâbus gibi çökmeye başladılar, her gün yeni bir teoriyle, yeni bir teklif ve projelerle önererek veya dayatarak. Bazen heyecanlı sunumla sevinçle coşkuyla insanlara müjde olarak sunarak, bazen de topluma korku salarak sindirerek.

Bu düzende ilk hedef belli ki 65 yaş üstüydü, çünkü onların yüzde 90 nı teknolojiyi hiç kullanamıyor kapitalist sisteme ilk yük bu kesim. Ondan sonrası da malum 50 -65 arası bunlarında yarısından fazlası teknolojiye çat pat ayak uydurabildi yetersizler geçişe. Ve hala eski özlemlerini dillendirip daha fazla sorgulayarak geleneklerinden kopmak istemiyorlar, tavizler vermekte zorlanıyorlar yeni düzene bu kesim.

Bu yüzden ilk etapta bu yaş gruplarımızı korumalıyız, kollamalıyız. Geçmişimizle yaşayan canlı bağlar olarak bu yaş gruplarını. Yoksa onlardan sonraki hedefleri ise malum 80-90 kuşağı doğan nesil? Onlar arasında da seçecek eleme yapacaklar elbet. En sevdikleri kuşak ise malum Z kuşağı denen 2000 sonrası doğan nesil. Bir sonraki hedefte onların eli minesi dir. Kendi aralarında elenmesidir. Yani yaşlılarımızı kurban edersek, muhakkak sıra etap etap bizlere hepimize gelecektir. Kimimizi hastalıklar süründürüp kimimizi salgın vb. Belki birçok direk savaşlarla elimize edeceklerdir kalan herkesi.

Çünkü yukarda anlattığım yapay zekâ çılgınlıyla insan gücüne ihtiyaçları kalmadığını hissettikleri için, mecburen bu kadar boşa düşecek işsiz güçsüz insanları kendilerine birer ayak bağı ve bela olarak görüp bunları yapmaya çalışacaklar.

DİP NOT: uzun yıllar önce, tarih olarak tam hatırlamasam da böyle 1950-60’larda bu yapay zekâ robotları askeri açıdan denemiş ve ilk robotlar birbiriyle etkileşime geçmeye başlayınca hemen panikle robotları yok etmişler bilim adamları. Bunlar birbiriyle etkileşime geçip bize karşı gelirlerse dünyayı yönetmeye kalkarlarsa endişesiyle. Sonrası malum birçok bilim kurgu filmlerine konu oldu bu mevzu böyle yarı İnsan Sayborklar veya robotların dünyayı ele geçirmesi falan hikâyeleri. Peki, neden şimdi tekrar zincirleri boşalmışçasına şoförlüğü vb her şeyi bir bir yapay zekâya devretmeye başladı insanoğlu? Şimdilik savaşçı robot köpekler vb modellerle askeri alanda da kullanmaya başladı? Bu tehlike tehdit bertaraf mı edildi? Hayır. Çünkü hala bilim adamları bu konuyu tartışıyor ya ele geçirirlerse sorun olursa diyerek. Oysa Bir yapay zekâdaki teknik hata birçok ölümlere sebep verir otobüste metroda sürücüsüz arabalarda, kimse şoföre de müdahale edemez. Asıl tehlike bunların kontrolünü aynı anda ele geçirebilecek birçok teknoloji korsanları varken, yeryüzünde bunun kontrolünü güvenliğini tam olarak sağlamak imkânsız iken. Küçük bir hatada belki aynı anda milyonların ölümüne sebebiyet verebilecek iken tek merkezden yönetildiği için aynı anda.

Velhasıl kelam insanlarda özelliklede gençlerde bir coşku bir coşku yapay zekâ merakı, bu tip sorgulama tartışmaları zerre önemsemiyor özelliklede Z kuşağı denen teknolojiye gözlerini doğuştan açmış kuşakta, Bunlara anlatamayız. Yoksa Bizlerde muhakkak teknolojiye düşman değiliz, faydalı olanları almalıyız. Lakin korkumuz, tüm ülkelerdeki bu ayarsızca hırsla yapılan yapay zekâ çılgınlığı yarışı ve faydasından çok zararı olan şüphe uyandıran ürkütücü çalışmalaradır. Örnek marsa otel? Marsa otel yapma ihtiyacımız mı var insanoğlu olarak veya neden böyle bir ihtiyaç hissediliyor?

Yukarda yazımda tüm endişelerimi sorularımı sormuştum, peki bu insanlar ne olacak? Diyerek, korku ve endişelerimizi belirtmiştim. Bunun cevabı önemli, çünkü önce insan. Bunu yapanların bu soruya cevap vermesi lazım bizleri rahatlatabilmeleri için, ama maalesef pek cevaplamaya niyetli kimse görünmüyor uluslararası kamuoyunda. Bu yüzden TEK GÖRDÜĞÜM GERÇEK İNSANLARIN HADDİ AŞMASI VE YARATICIYI KIYAMETE ZORLAMA SANERYOLARI. Bu gidişle hem insanların hem kendilerinin sonlarını getirecekler farkında değiller, böyle ölümsüzce nefsani hırslarıyla.

ALLAH c.c tüm insanlığı ve dünyayı bu tür şeytani insanların şerli düşüncelerinden muhafaza eylesin. Tüm kurdukları şeytani hayalleri başlarına bela edip kendi arasında belli ki çekişen bu küresel güçleri birbirine kırdırsın. Yoksa garip insanların bunlara gücü yetmeyecek, kurbanlık koyun gibi bizlere Şeytani hayallerine kurban etmelerini bekleyeceğiz çaresizce.