1) Her gün ilimden istifade edilmeli (devamı)
d) Kur’ân-ı Kerîm’de ilmin artırılmasını istemenin emredilmiş olması:
“De ki, ey Rabbim ilmimi artır!”
(Tâhâ 20/114).
Bu kavlî duadır. Fiilî dua, doğru olan ve bize lazım olan ilimden her gün ehlinden ve ehlinin kitaplarından istifade etmektir.
e) Şu konularda bilgi sahibi olunmalı:
İtikat, ibadet, ahlâk, ahkâm, tarih, günümüz ve meslek itibariyle lehimizde ve aleyhimizde olanı bilmek.
Özetle İslâm’ın ve Müslümanların maslahatına olan bütün ilimlerin öğrenilmesi İslâm ümmetine ya farz-ı ayın ya farz-ı kifâyedir.
İlimden istifade nasıl olmalıdır?
İlimden istifade, sâlih ve muslih olan âlimden ve âlimin gözetiminde sahîh ve anlaşılabilir kitaplardan istifade ile olmalıdır.
İlim, Allah’ın razı olduğu sâlih amel içindir. Allah Teâlâ’nın rızası hedef edinir ve Hz. Peygamber (s.a.s.) de izlenirse irfan da hâsıl olur. Çünkü ilimsiz irfan muhal, irfansız ilim de vebaldir.
İlim; hakkı-batılı, hayrı-şerri, faydayı-zararı, doğruyu-eğriyi bilmektir.
İrfan, hakkı alıp batılı reddetmek, hayrı alıp şerri reddetmek, doğruyu alıp eğriyi reddetmektir. Demek ki marifet ilimden üstün olmaktadır. Zira ilmin maksadı marifettir.
f) Maddî ve manevî yükselmek için ve doğru yapmak için doğru bilinmeli
Bütün düğümler şu üç şeyle çözülür:
İlim, rehber, aydınlatıcı kitap.
Daima ilme müracaat gerekir. İlim de rehber olan âlimde bulunur, âlim de aydınlatıcı kitaba müracaat edecektir.
"Bilim alçakta kalanları yükseltir, bilgisizlik de yüksektekileri alçaltır."
Hz. Ali (r.a.)
“Hayır, arzuladığımız neticenin gerçekleşmesi değildir. Doğruyu yaptığımızda hâsıl olan her netice hayırdır.”
İmam Rabbânî (k.s.)
Hayır, doğruya göre yapmaktır. Doğru, İslâm’ın diğer adıdır.
Doğru, Kur’ân-ı Kerîm ve Hadîs-i şerîflerin belirttiği i’tikâdî ve amelî helal-harama göre Allah’ın rızası gözetilerek ve Hz. Peygamber’in sünneti izlenerek yapılandır.
“Şu dört insan yüzünden İslâm mahvolmuştur: İlmi ile amel etmeyenler, bilmedikleri şeyle amel edenler, bilmediklerini öğrenmeyenler, halkı öğrenmekten menedenler.”
Muhammed b. Fazl, Risale-i Kuşeyriye’den)
Bu dört insanın üçünü biz oluşturuyoruz; dördüncüsü “halkı öğrenmekten menedenler”, İslam düşmanlarıdır. Fakat bizim nefsimiz de bizi öğrenmeden menediyorsa amelen İslam düşmanlarının işlerini kolaylaştırmış oluyoruz.
İlmiyle amel edenler, bilmediğini öğrenip amel edenler, bilmediğini öğrenmeye çalışanlar İslam’ın övdüğü azlardır. Allah (c.c.) bizi bu azlardan kılsın.