Hep ziyaret etmek istedim ama hayatın hay huyu arasında ziyaret etmeyi ertelediğim ve şu anda da artık o fırsatı kaçırdığım, bu fırsatı kaçırdığım için de uzgün olduğum dost...
Mehmet Çetin ile ilk tanışıklığım lise öğrenciliği yıllarıma dayanır ve gerçekten de yetişmemde büyük emeği olan insandır. Aynı sendikada çalışıyorduk, kendisi sendikanın basın muşaviri olan bir gazeteciydi..
Beni yazmaya teşvik etti, hikayelerimi okuyup yönlendirdi. Şiirlerimi değerlendirip teşvik etti ve bu konuda okumam gereken kitapları temin etti. İlk hikayelerimi onunla birlikte tekrar tekrar yazdım ve ilk makalemi lise birinci sınıf öğrencisi iken edebiyat dergisinde yayınlattı. Yazdığım yazı "Derviş ve Ölüm" dü... Yine başka bir edebiyatçı ve güzel insanın (Rıfkı Kaymaz) çıkardığı edebiyat dergisinde yayınlandı... O dönemde yeni çıkan Zaman gazetesine de (feto ele geçirmeden önce) gider ortami teneffus eder ve yazarlari gorurduk.
Güzel günlerimiz oldu o dönemde. Ben lise öğrencisi o yetişkin evli bir insan... ama iş çıkışı beraber gezdik Ankara sokaklarında. Kitapçıları, sahafçıları, sinema, tiyatro, konferans, seminer, Yazarlar Birliği (o donemde yazarlar birligi bizim icin bir mektepti), dergiler vb.. dolandık. Kitap okuduk, edebi sohbetler yaptık. Türkiye'nin tanınmış yazarlarıyla (M. Doğan, Erdem Beyazıt, Nabi Avcı.. vb...) tanıştırdı ve onların bazılarıyla halen dostluğumuz sürdü...
Güzel insandı... güzel anılar ve dostlar biriktirerek aramızdan ayrıldı... Geride boynu bükük ve yetim yazdığı kitapları bize bıraktı...
Allahtan rahmet diliyorum... Mekanı cennet olsun