Yoksa onlar, içlerinde gizledikleri sırlarını ve gizli konuşmalarını duymadığımızı mı sanıyorlar? Elbette duyuyoruz! Ayrıca yanı başlarındaki elçilerimiz (melekler, yaptıkları her şeyi ve söyledikleri her sözü) yazmaktadır!
اَمْ يَحْسَبُونَ اَنَّا لَا نَسْمَعُ سِرَّهُمْ وَنَجْوٰيهُمْۜ بَلٰى وَرُسُلُنَا لَدَيْهِمْ يَكْتُبُونَ ﴿80﴾
Zuhruf Sûresi 80
İnsanın görmesi sınırlıdır. Belli bir mesafeden sonrasını göremez. Duyması da sınırlıdır. Belli ses aralığının üstündeki ya da altındaki sesleri duyamaz. Bilgisi de sınırlıdır. Her şeyi bilmesi imkânsızdır. Ama Allah’ın duyması, bilmesi ve işitmesi sınırlı değildir. O, her sesi ve fısıltıyı duyar. Her gizliyi bilir. İnsanın aklından geçenleri de bilir. Çünkü yaratan odur. Düzenleyen ve şekil veren odur. Tasarlayan odur. İnsanın içinden geçirdiği iyi ve kötü düşüncelerin tamamını bilir.
Bazı insanlar gizli toplantı yaptıklarında, kimsenin bunu bilmediğini ve duymadığını zannederler. Allah, gizli konuşan iki kişinin üçüncüsüdür. Gizli toplantı yapan üç kişinin dördüncüsüdür. Fısıldaşarak konuşan dört kişinin beşincisidir. Yaprak düşse ondan haberi olur. Rüzgâr bir kum tanesini kıpırdatsa onu bilir.
İnsanlar için sır ve gizlilik olabilir ama Allah için gizli ve saklı diye bir şey yoktur. Sosyal medyada ve internette gizlilik ve güvenlik ayarları en üst düzeyde olsa da Allah takip etmekte ve tüm yazışmalardan haberdar olmaktadır. Şifreli mesajlardan, şifreli yazılardan ve haince bakışlardan, sinsice paylaşımlardan haberdardır.
Onun yazıcı melekleri de vardır. Bu melekler, yapılan her şeyi yazıya geçirmektedir. Herkesin ameli onun boynuna dolanacaktır. Ondan ayrılmayacaktır. Sonra bunlar bir kitaba dönüşecek ve hayat kitabı olacaktır. Herkes kendi hayatının yazılı olduğu bu kitabı okuyacak ve kendi hesabını kendisi görecektir.
Allah Teâlâ gizli açık tüm günahlarımızı affetsin! Bizleri bilinçlendirsin ve bizlere şuur ve basiret versin!