Ey insanlar! Rabbinize karşı gelmekten korkun! Kıyametin sarsıntısı gerçekten çok büyük bir olaydır.
O günün geldiğini gördüğünüzde; emziren her kadın emzirdiğini unutur ve gebeler yavrularını düşürür ve sarhoş olmadıkları halde insanların sarhoş olduklarını görürsün. Fakat Allah’ın azabı ise pek şiddetlidir.
İnsanlardan bazısı vardır ki bunlar bilgileri olmadıkları halde Allah hakkında tartışmaya girerler ve haddini aşan her şeytanın peşinden giderler.
Şeytan hakkındaki hüküm şudur: “Her kim onu kendisine veli edinirse şeytan onu yoldan çıkarır ve yakıcı cehennem azabına doğru sürükler.”
Ey insanlar! Ölümünüzden sonra sizi yeniden diriltebileceğimiz hususunda şüphe duyuyorsanız şunu bilin ki biz sizi önce topraktan yarattık. Sonra nutfeden yarattık. Sonra aşılanmış yumurtadan yarattık. Sonra şekil almaya başlamış bir et parçasından yarattık ki, bu et parçası da daha önce yaratılmış değildi. Böylece size kudretimizi gösterelim. Dilediğimizi belirlenmiş bir zamana kadar rahimlere yerleştiririz. Sonra onu annesinin rahminden bir bebek olarak çıkarırız. Sonra olgunluk çağına ulaşırsınız. Sonra bazılarınız ölür. Bazılarınız ise ömrün en aciz zamanına ulaştırılır ki onca bilgi sahibi olduktan sonra bir daha bir şey bilemesin! Sen yeryüzünün de kupkuru cansız zannedersin. Ama biz onun üzerine su indirince toprak titremeye ve kabarmaya başlar. Sonra da her türden güzel bitkiler vermeye başlar.
Evet, böyledir. Allah, hakkın kendisidir. Ölüleri diriltecek olan odur ve o, her şeyin üstesinden gelmeye kadirdir.
Kıyamet saati kesinlikle gelecektir ve şüphe taşımaz bir gerçektir. Allah kabirlerde olanları da yeniden diriltecektir.
Hac Sûresi 1-7
Bu Ayetlerden Anladıklarımız:
Allah Teâlâ bölümdeki ayetlerde tüm insanlara hitapta bulunmakta ve hangi inançtan olurlarsa olsunlar onlara hayatın gerçeklerinden bahsetmekte ve örnekler vermektedir.
Kıyamet o kadar sarsıcı ve yıkıcı olacak ki insanlar en yakınlarından habersiz olacak ve onları ihmal edeceklerdir. Anneler, yavrularını bırakacak ve unutacak; gebeler, korkudan yavrularını düşürecektir.
Bazı kimseler hiçbir bilgileri olmadan Allah hakkında tartışmaya girerler. Yaratıcıyı yok sayarlar ama bunu ilmî nedenlerden değil, inat ve cehaletten yaparlar. Bunlar, şeytanın himayesine girmiş kimselerdir.
Yeniden yaratılış, bazı insanlar için garip, zor, imkânsız ve duyu ötesi olarak görülür. Halbuki insan kendi yaratılışına baksa neyin zor ve imkânsız olduğunu anlayacaktır. İnsan yoktan var edildi. İlk insan topraktan yaratıldı. Sonrakiler erkeğin sperminden yaratıldı. Kadının yumurtasından yaratıldı. Sperm ve yumurtanın birleşimi olan zigottan yani aşılanmış yumurtadan yaratıldı. Sonra rahim duvarında kendisine besin ve gıdalar yaratıldı. Sonra bir et parçası oldu. Biçimsiz bir varlık iken, kulak, göz ve kalbi yaratıldı. Kimisi anne karnında yaşamaya devam etti, kimisi öldü. Yaşamaya devam edenler, doğdu. Doğanların bir kısmı küçükken öldü, bir kısmı ise ömrün en zor günlerine kadar yaşamaya devam etti. İnsan tüm bunları normal görüyor ama yeniden dirilmeyi zor ve imkânsız görüyor!
Yeniden yaratılışın bir örneği de ölü gibi duran topraktır. Ölü toprak Allah’ın indirdiği su ile buluşunca yeniden hayat buluyor. İnsan, evrene bakınca yeniden hayat bulan birçok delil görecektir. Ama kahrolası insan, Allah’ın yarattığı evrene bakmak yerine nefsinin arzularına bakmayı, gönlünü doyurmak yerine gözünü doyurmayı ve aklını kullanmak yerine cehalette kalmayı tercih ediyor.