Kadir Gecesi'ni iyi idrak edebilmek için Hatem'ül Enbiya'nın rehberliğinde Hira'ya tırmanarak, o hiç eskimeyen anı tekrar yaşamak gerek...
Şehirlerin anası Mekke'de sapkınlıklar güzellikleri örtüyor. Karanlıklar aydınlığa galebe çalıyor. Allah'ın evi Ka'be putlarla dolup taşıyor. Bereketin kaynağı zemzem yerküreye firar ediyor. Kız çocukları diri diri toprağa gömülüyor. Ve bütün bunlar oluyorken sadece Muhammed-ül Emu00een'in tahammülü zorlanıyor. Daralıyor, ferahlamak için Rabbine iltica etmenin yollarını arıyor. Her Ramazan'da olduğu gibi yine Hira'ya hicret ediyor. Hira; şirkten tevhide, kölelikten özgürlüğe, karanlıktan aydınlığa, en dipten en zirveye çıkma mekanına dönüşüyor. Hira ve kutlu misafiri başbaşa bekleşiyorlar. Bir çare, bir ümid ve inzivaya son verecek olanla hal diliyle konuşuyorlar.
Issız, sessiz, saf ve berrak bir gecenin eşiğinde bekleşirken yine; ansızın gözyaşı rahmete, suskunluk cu00fbş-u huru00fbşa dönüşüyor. Hira'nın kutlu misafirine, müjdelerin en güzeliyle bir misafir geliyor; Vahiy Meleği Cebrail. Ve ardından; "Ey Muhammed! Yaratan Rabbinin adıyla oku. O, insanı bir kan pıhtısından yarattı. Oku, Rabbin en büyük kerem sahibidir. O, insana kalemle yazmayı öğretti. İnsana bilmediğini öğretti." (Alak Su00fbresi, 1-5) nidasıyla sesleniyor. Hira'da uhrevu00ee nidalar birbiri arkasına yankılanıyor, her yankılanışta Mekke ve yeryüzü sokakları aydınlığa kavuşuyordu. Hazan yaprakları gibi dökülen ruhlar, "İlk Vahiy" ve "Son Peygamber" muştusuyla derin uykudan uyanıyordu. Ümitsizlik ümide, acımasızlık merhamete, şirk BİR'e iltica ediyordu. Müşrik ve putperestlerin sapkınlıklarıyla karanlığa gömülen yeryüzü, "bin aydan daha hayırlı bir gece"de Hatem'ül Enbiya ve sonsuzluk rehberi Kur'an-ı Azimüşşan'la birlikte tekrar dalga dalga aydınlığa kavuşuyordu.
İşte o nu00fbrlu gece bu gece. "Kur'an Medeniyeti"nin dünyaya doğduğu gece. Furkan'la beraber "Ru00fbh" ve meleklerin semalardan süzülerek yeryüzünü kuşattığı gece. Nebevi dönemin tecelli edişiyle, vahiy meleği Cebrail'in nefessiz ruhlara sonsuzluk nefesi üflediği gecedir bu gece.
Bu gece; vahdetin, sevginin, merhametin, zulme tahammülsüzlüğün, diri diri toprağa gömülen kız çocuklarının yeniden hayat bulma gecesi. Bu gece; insan olmanın bilincine varıldığı günün miladı, sonu olmayan bir hayata atılan adımların başlangıç gecesi. Bu gece; "Bana dua edin duanıza karşılık vereyim" (Mü'min Su00fbresi, 60) buyruğunun karşılık bulacağı yakarışın zirvesi. Bu gece; "azab-ı ilahiden kurtuluş"un şifresi. Bu gece; salih ameller işleyen ömrü kısaların, ömrü uzunlara galebe çalacağı "Bin aydan daha hayırlı Kadir Gecesi".
Bu gece fırsat gecesi!.. Gecelerin en şanlı ve şereflisi bizi bekliyor. Hesap gününün Sahibi, misakımızı yenilememiz için bizi bekliyor. Sevgililer sevgilisi Hatem'ül Enbiya, biatımızı tazelememiz için bizi bekliyor. Melekler ve Ru00fbh semayı kaplamış, selama selamla mukabele için bizi bekliyor. Reyyan Kapısı sonuna kadar aralanmış bizi bekliyor...
Bu fırsat gecesini Hira Nu00fbr'da "itikaf"a çekilmiş gibi yaşayalım. Ellerimizi ve kalbimizi açıp; yalvaralım, yakaralım. "Allah'ım! Şüphesiz Sen çok affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affeyle" duası eşliğinde seher vaktine kadar gözyaşı dökelim. Yakalım bütün günahları, rahmet sağanağında ıslanalım. Bu gecenin hediyesi Kur'an-ı Azimüşşan ve Hatem'ül Enbiya'yı kendimize, neslimize kurtuluş vesilesi kılalım. Her karış toprağı Kerbela'ya dönen İslam ümmetinin tekrar vahdette buluşması için "el-Kaviyy"e münacatta bulunalım. Allah'a olan misakımızı ve Peygambere olan sevgimizi yenileyelim. Siyaha bulanmış kalplerimizi beyazlatmak için her geceyi Kadir Gecesi bilelim.