Bu Ramazan ayını yanlışlardan kurtulup takvaya erme ayı yapmak için öncelikle yanlış anlayış ve yanlış davranışlardan tövbe etmelidir. Tövbe edebilmek için de doğru olanı bilmeye ve takvaya dikkat ederek salih amel işlemeye azmetmek gerekir.
1. Alışkanlık esaretinden kurtulmak
Alışkanlığı terk etmek için alışkanlığın yerine güzel alışkanlığımız olmalıdır.
“Alışkanlıklar, bırakılmazsa zamanla ihtiyaç haline gelir” denmiştir.
Mü’min ebed adamıdır, her şeyini ebedî olanı kazanmaya yönelik yapmalıdır.
Bu konuda başarılı olmak sabırladır. Sabır da ancak Allah’ın yardımıyla gerçekleşir.
Allah’tan sabır konusunda yardım isteyelim. Şu âyet-i kerîmede belirtildiği gibi daima Allah’a iltica etmek gerekiyor:
“Benim başarım, ancak Allah’ın yardımı iledir. Ben yalnız O’na güvenip dayandım ve daima O’na döner iltica ederim.”
(Hûd sûresi 11/88)
2. İlmi özellikle yanlıştan korunmak için öğrenmek ve bilhassa dinin alışverişle ilgili ahkâmını bilmek
“Ahlak üç hasletle aranır:
1) Haramdan uzaklaşmak,
2) Helâli aramak,
3) Aile efradına imkân nispetinde genişlik göstermek.
Hz. Ali (r.a.)
“Bir kimsenin ilmi, kendisini Allah’ın yasaklarından menetmiyorsa, o kimse büyük tehlikededir.”
“Dinin alışveriş kısmını bilmeyen haram lokmadan kurtulamaz ve ibadetlerin sevabını bulamaz, zahmetleri boşa gider, azaba yakalanır ve çok pişman olur.”
Ebu Hanife (rh.a.)
İmam Muhammed’e (rh.a.):
“Nice âlimler zühd kitabı yazmış, siz de bir zühd kitabı yazacak mısınız?” diyene şöyle cevap vermiştir:
“Ben Kitâbü’l-Büyû’ (Alışveriş Kitabı) yazdım.”
Demek ki zühdün temelinde helal kazanç vardır. Müslüman, rızkını helal yoldan kazanır; alışverişi İslam’a göre yaparsa zühdün temelini sağlamca atmış olur.
3. Yanlış yol ile kazanılanları başarı olarak saymamak ve şahsiyete/karaktere dikkat etmek
“Verdiğin sözden dönmek ya da kendine saygını yitirmek pahasına sağlanacak başarılara sakın sarılma!”
Marcus Aurelius (121-180, Roma imparatoru, Filozof
4. Değerlere, kendinden üstün değerlere değer verenin başaracağını kabullenmek
Bill Gates’e sormuşlar: Başarınızı neye borçlusunuz? Şöyle cevap vermiş:
“Benden daha zeki ve daha akıllı insanları yanımda çalıştırmama borçluyum!..”
5. Öğrenimi üstün olanın değil, eğitimi yani ahlâken üstün olanın üstün olduğunu bilmek
“Bir insanı ahlâken eğitmeden zihnen eğitmek topluma belâ kazandırmaktır.”
F. D. Roosovelt
“İnsan konuşacağı şeyden 40 kat fazlasını bilmiyorsa konuşmamalıdır.”
Dale Carnegie
6. Hâkimiyetin ve gâlibiyetin hevâya hâkim olmakla elde edileceğini idrak etmek
“Nefsinin hevâsını öldüren, harpte düşmanı öldürenden daha güçlüdür.”
“Her gün kişinin ilmiyle hevâsı insana gelir. Kalbi üzerinde birbirleriyle mücadeleye girişirler. Eğer kişinin ilmi, hevâsına galip gelirse o gün o kişi için kazanç günüdür. Şayet hevâsı ilmine üstün gelirse o gün de zarar günüdür.”
Ebû Hazm (Seleme b. Dinar)
“Ey nefsim! Sen Firdevs-i A’lâ’da durup peygamberler, sıddıklar, şehitler ve sâlihlerle beraber Allah’ın komşusu olmak mı istiyorsun?
Acaba yaptığın hangi amelle bunu istiyorsun?
Bunun için hangi şehvetini terk ettin?
Yuttuğun hangi öfkenle bunu talep ediyorsun?
Kesilen hangi sılay-ı rahmi yerine getirdin de bunu istiyorsun?
Kardeşinin hangi sürçmesini, hatasını affettin de bunu kendine lâyık görüyorsun?
Acaba Allah için hangi uzak insanı kendine yaklaştırdın da böyle bir neticeyi arzuluyorsun?”
Fudayl b. Iyâz (rh.a)
7. Nimetlerin gerçek sahibinin Allah olduğunu bilmek, şeytanın değil Allah’ın sözünü tutmak
Mâlik b. Dinar’a “Nasılsınız, iyi misiniz? diye sorulunca şu cevabı vermiştir:
“Nasıl olacağım? Her gün Rabbimin nimetlerini yiyor, şeytanın sözünü tutuyorum. İyiyim diyebilir miyim?”
8. Başarı için selim akla sahip olmak
Başarılı adam, akıllı adamdır. Akıllı adam, insanları tanıyıp onlarla geçinmesini bilen adamdır.
Akıl; tefrik, temyiz ve menetmek manasınadır.
Akıllı kişi dostu-düşmanı, hayrı-şerri, faydayı-zararı, iyiyi-kötüyü ayırt eder ve kendisini yanlıştan, yanlış yapmaktan ve yanlış adamlardan meneder ve korur.
9. Kurtulan mümin olmayı hedef edinmek
Kurtulan mü’min, ilmi sahîh, imanı kâmil, ameli sâlih, ahlâkı fâdıl, niyeti hâlis, kalbi sâlim, başkalarının kurtuluşu için kendisini feda eden, nefis ve dünya engelini aşan, her gün nefis muhasebesini yapan, ölüme her gün hazır olan kimsedir.