23 yaşlarında..
Ayakları doğuştan tutmamış değneklerle yürüyen bir genç geldi..
Kıl dönmesinden arka tarafı iltihap dolmuş...
Yarasına iğne yaptım bir taraftan temizliyorum... Bir taraftan da gence manevi bir şeyler vermek ve tebliğ yapmak istedim..

Çok ta neşeli bir genç... Hiç depresyon alâmeti yok. Şikâyet yok. Dedim "doğuştan mı böylesin?" "evet" dedi..
"Demek hiç yürüyemedin. Koşamadın oynayamadın..."

Genç hiç duymamazlıktan geldi..

Sonunda dedim ki "herkes en ufak şeyde depresyona giriyor telefonum bozuldu diyor.. Kocam kızdı.. Karım küstü.. Altın fiyatları düştü.. Uçağım kaçtı diyor.. Olur olmaz her şeyi dert ediniyor...Oysa sen hiç bir şey demiyorsun" deyince...genç..

"Ben buradan gitmek istiyorum, aletlerinizi toplayın, burada kalsın her şey" dedi. Ben de nedenini sorunca..

"SEN RABBÎM İLE BENİM ARAMI BOZUYORSUN...
HER ŞEYİMİ BANA VEREN RABBİM AYAKLARIMI VERMEMiŞ... BENi iMTiHAN EDİYOR...
SÖZ VERDİM BEN RABBİME...
ONU KİMSEYE ŞİKÂYET ETMEYECEĞİM.."

5000 ameliyata girdim...
Hiçbir aletim elimden düşmedi...
Ama bunu duyunca elimdeki aletler düştü..

Ne zaman darlansam sıkıntıya düşsem...
" Hani doğuştan yürüyemeyen bir genç vardı ya onu hatırla.
Hiç birşeyi dert etmiyordu şikâyet etmiyordu" derim.

İman ile para kimdedir bilinmez derler ya...
Nasihat edecektim...
Ama o gençten aldığım nasihati asla unutamıyorum...

ALLAH'ım SEN AFFET.

HER ŞİKÂYETİMDEN

HER HATAMDAN

HER SABIRSIZLIĞIMDAN

HER ŞÜKÜRSÜZLÜĞÜMDEN

HER GAFLETİMDEN

HER HADDİ AŞMAMDAN

HER KULLUĞUMU UNUTMAMDAN..

HER İSRAFIMDAN

HER TEMBELLİĞİMDEN

HER CAHİLLİĞİMDEN

HESAPSIZ MAĞFİRET ET YARABBI..RAHMET ET SEN BİZLERE.. AMİN.....!