İhtikar, Karaborsacılık, Tekelcilik

Bizim İslam anlayışımızda "komşusu açken tok yatan, Müslümanlardan değildir" anlayışı hâkimdir. Bizim İslam anlayışımızda “Müslümanların işleriyle ilgilenmeyen onlardan değildir" anlayışı hâkimdir. Bizim İslam anlayışımızda “malı fiyatı yükselsin diye bekletmek değil, pahalı olan malı ihtiyaç zamanlarında ucuza satmak anlayışı" hâkimdir.

İSLAM VE KÜLTÜR 27.12.2020, 02:50 27.12.2020, 03:09 Ramazan Peri
İhtikar, Karaborsacılık, Tekelcilik

Alışverişin tüm evrelerinde İslam gerekli tedbirleri alır, emirlerde bulunur, yasaklar koyar ve kimi zaman da tavsiyelerde bulunur. Mesela bir malın pahalıya satıldığı durumlarda alıcıya gabn’dan (aldatılma) dolayı muhayyerlik hakkı verilmiştir. Borcun ödenmesi imkânı olduğu halde bunun ödenmemesini zulüm olarak görmüştür. İslâm hem alıcıyı hem satıcıyı korur.

Bu amaçla ilkesel olarak şöyle buyurur: “Ey iman edenler, mallarınızı aranızda haksız yollarla yemeyin!” (Nisâ, 29)

Bu ifade haksız yere elde edilen tüm kazançları içermektedir. Buna rüşvet de gasp da hırsızlık da aldatma da fahiş fiyat da faiz de ve konumuz olan karaborsacılık da dâhildir.

İhtikâr/Karaborsacılık Nedir?

Türk Dil Kurumu ihtikârı şöyle tanımlamıştır: Bir şeyi değerinden çok yükseğe satma işi, vurgunculuktur.

TDV İslam Ansiklopedisinde İhtikâr şöyle açıklanmıştır: Ticaret malını, pahalılaşması gayesiyle istifleyip piyasaya arzını geciktirmektir.

Şüphesiz ki, insanların ihtiyaç duyduğu veya duyacağı bir malı stoklamak, istiflemek, saklamak, depolamak, bekletmek ve piyasada mal azaldığı için fiyatını yüksekten satmak insanların zararınadır. Burada gelir elde eden tek kişi olduğu için buna tek-el (tekelcilik) de denilmiştir, örneğin, buğdayı pahalı olmasını beklemek kastıyla stok eden kişi istediği fiyatı görünce bunu piyasaya arz eder. Burada buğday almak zorunda olan un fabrikaları buğdayı pahalı aldıkları için unu da pahalıya satmak zorunda kalacaklardır. Fırın veya pastaneler pahalıya aldıktan undan yaptıkları ekmek veya pasta ürünlerini pahalıya satmak zorunda kalacaklardır. Ekmek almak zorunda olan insanlar ise ekmeği pahalı almak zorunda olacaklardır. Sonuç olarak bu işlemde tek kârlı çıkan, stok yapan kişidir. İşte İslam nizamı bir tarafın kâr ettiği diğerlerinin zarar ettiği bu tür alışverişleri meşru görmemiştir.

İslam'da, bir mal satılırken kâr oranı belirlenmemiştir. Kâr oranı maldan mala göre değişiklik gösterir ve kâr oranı genelde serbest piyasa koşullarına bırakılmıştır. Ancak temel tüketim maddeleri başta olmak üzere ihtiyaç ürünleri insanların insafına bırakılmayacak kadar önem arz etmektedir. Bu nedenle devletler de temel tüketim maddeleri olan buğday, mercimek. nohut, fasulye, pirinç gibi maddeleri stok eder ve fırsatçılık yapanlara fırsat vermeden bu maddeleri piyasaya arz eder. Böylece stokçuluk yapanlar, ürünleri bozulmasın ya da değersizleşmesin diye ister istemez ellerindeki malları piyasaya arz ederler. Tabi durum bu aşamaya gelinceye kadar ihtikâr yapan kişi tam bir menfaat elde edemese de yine de haksız bir kazanç elde eder.

İslam, sorumlulukları bireylerin vicdanına yüklemiştir. Devlete de bu sorumlulukları kontrol etme görevi vermiştir. Kişi kendisinden sorumludur. Stok yaparak insanları zarara uğrattığı takdirde ahirette bundan dolayı mesul olacaktır.

Fakihler. ihtikârın tanımını yaparken ortak bir kavram kullanırlar. O da "temel tüketim maddesidir."

Şüphesiz ki, insanların ihtiyaç duyduğu veya duyacağı bir malı stoklamak, istiflemek, saklamak, depolamak, bekletmek ve piyasada mal azaldığı için fiyatını yüksekten satmak insanların zararınadır. Burada gelir elde eden tek kişi olduğu için buna tek-el (tekelcilik) de denilmiştir. Örneğin, buğdayı pahalı olmasını beklemek kastıyla stok eden kişi istediği fiyatı görünce bunu piyasaya arz eder. Burada buğday almak zorunda olan un fabrikaları buğdayı pahalı aldıkları için unu da pahalıya satmak zorunda kalacaklardır. Fırın veya pastaneler pahalıya aldıkları undan yaptıkları ekmek veya pasta ürünlerini pahalıya satmak zorunda kalacaklardır. Ekmek almak zorunda olan insanlar ise ekmeği pahalı almak zorunda olacaklardır. Sonuç olarak bu işlemde tek kârlı çıkan, stok yapan kişidir. İşte İslam nizamı bir tarafın kâr ettiği diğerlerinin zarar ettiği bu tür alışverişleri meşru görmemiştir.

Buna göre bir mal temci tüketim maddesi olmuşsa onu stoklamak caiz değildir. Buna malın yiyecek ya da giyecek olması veya ihtiyaç maddesi olması gibi tüm ürünler dâhildir. Benzin veya mazot yiyecek maddesi olmasa bile bunu stoklamak ihtikâr grubuna girer. Düğün, nişan, söz. özel davetiye gibi toplu buluşmaların vazgeçilmez yiyeceği olan tatlı maddelerinin (fıstık, ceviz, tereyağı, şeker vb pahalılaştırılması da ihtikâr grubuna girer. Ancak insanların temel ihtiyacı olmadığı halde keyif veren, lezzet sunan yiyeceklerini stoktan saymak doğru olmasa gerekir. Zira insanlar A isimli yiyeceği yemese de olurken, ekmek yemese olmaz. Ya da arabasının döşemesini yapmasa da olurken. yakıtını almasa olmaz.

Bu nedenle insanlann tamamının ya da çoğunun temel ihtiyacı olan ürünleri pahalılaşması niyetiyle saklamak ihtikârdır. Fakat çiftçi veya tüccarın, hasat zamanında aldığı ürünü, piyasanın ihtiyacı olmaması nedeniyle bekletmesi ve ihtiyaç oldukça piyasaya arz etmesi caizdir. Zira bazı malların stoklanması da elzemdir. Hepsini hasat zamanında piyasaya arz etmek, malın değerini öldürebileceği gibi, malın bozulmasına da neden olabilir. Ayrıca bunda niyetin de önemli bir etkisi vardır. Malı, fiyatı pahalı olsun diye değil de zamanı gelince, değerini bulunca ve ihtiyaç oldukça piyasaya arz etmek niyetiyle bekletmekte bir mahsur yoktur.

Nitekim Kur'an'ı Kerim Hazreti Yusuf’un da bazı yiyecek maddelerini stokladığını anlatmıştır. Zira onun bu malları stoklaması da yine kamu menfaati içindir. İhtiyaç oldukça malın piyasaya arz edilmesi içindir.

İhtikârın Hükmü

Âlimlerin çoğunluğuna göre ihtikâr yapmak haramdır. “Haram değildir." diyenlere göre ise tahrimen mekruhtur. Yani harama yakın bir mekruhtur. Bu nedenle bir Müslüman böyle kazanç yollarından uzak durmalıdır.

İslam’ın ekonomi nizamı incelendiği zaman onun, insan hayatını ve geçimini kolaylaştırmak için gerekli tüm tedbirleri aldığı görülecektir. İslam ekonomi  sisteminde taraflardan biri kâr edip gülerken diğer
taraf zarar edip ağlamaz. Bir Müslüman diğer Müslüman kardeşlerinin menfaatini düşünmeli ve kendisini onların yerine koymalıdır. Müslüman Müslümana zulmetmez, haksızlık etmez, onun kazancını, onun rızası olmadan elde etmeye çalışmaz. Müslümandan nemalan- maz, onu zarara sokup kâr ettim düşüncesiyle gelirini arttırmaz. Bu tür huylar olsa olsa İslam'ı tam anlamamış kişilerin işidir. Bu işler bencillik, menfaatçi- lik. kapitalist düşünen kimselerin kazanç yollarıdır. Bunlara göre dünya yansa umurlarında olmaz.

Günümüzde bazı ilaçların stoklanmasının sonuçları ölümcül olabilmektedir. İhtiyaç anında gıda stok- lamak ne ise ilaç stoğu yapmak da aynıdır.

Koronavirüs salgınıyla birlikte bazı iş yerlerinin. firmaların ve şahısların temizlik malzemelerini stok etmeleri, maske, dezenfektan, kolonya ve hijyen malzemelerini istiflemeleri de ihtikâr kapsamına girmektedir.

Bizim İslam anlayışımızda "komşusu açken tok yatan, Müslümanlardan değildir" anlayışı hâkimdir. Bizim İslam anlayışımızda “Müslümanların işleriyle ilgilenmeyen onlardan değildir" anlayışı hâkimdir. Bizim İslam anlayışımızda “malı fiyatı yükselsin diye bekletmek değil, pahalı olan malı ihtiyaç zamanlarında ucuza satmak anlayışı" hâkimdir.

Nitekim Medine’de su kuyusunu elinde bulunduran ve tekelcilik yapan bir Yahudi'ye karşı Hazreti Osman'ın tavn çok önemlidir, önce kuyunun yarısını satın almış ve kuyuyu bir gün Yahudi bir gün de Hazreti Osman işletmiştir. Hazreti Osman kendi gününde suyu çok ucuza sattığından (bazı rivayetlerde ücretsiz verdiğinden) insanlar onun sırasını bekler olmuşlar. İş yapamayan Yahudi, kuyunun kalan yarısını da satmak zorunda kalmış ve Hazreti Osman kuyunun tüm mülkiyetini ele aldıktan sonra onu Müslümanlar için bağışlamış, vakfetmiştir. İşte İslam’ın ihtiyaç maddeleri konusundaki tavrı ve tavsiyesi bu yöndedir.

Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Her kim yiyecek maddelerini kırk gün stoklarsa Allah'tan uzaklaştığı gibi Allah da ondan uzaklaşır”! Hadiste geçen kırk gün ifadesi dönemin şartları içindir. Bu durum bazen on gün de sürebilir bazen daha fazla da sürebilir.

Yine başka hadislerde stokçuluk yapmanın iflasa götüreceği ve cüzam hastalığına neden olacağı geçmektedir. [2] Nitekim Türkçede bir söz olan "çekirge bir zıplar iki zıplar" ifadesi de stokçular için de geçer- lidir. Stokçu bir defa kâr eder, iki defa eder, üçüncüde tüm mal elinde kalır ve zarar eder.

Burada işin fıkhı boyutundan ziyade ahlakî boyutu önemlidir. Kendisine fetva bulmak isteyen bulabilir. Ama her fetva ahlakî değildir. Şeriat zahire bakar. Müftü de zahire bakarak fetva verir. Ama esasında kişinin niyeti ve amacı önemlidir. Fahiş kârlar elde etmek için Müslümanları sıkıntıya koyan ya da değil Müslümanları, insanları sıkıntıya sokan kişi ahlaksızlık etmiştir.

İslam, sadece ibadet dini değildir. Sadece itikat dini de değildir. Sadece ahlak dini de değildir. İslam bir nizamdır ve bu nizam insanın hem dünya hem ahiret saadeti için gelmiştir. Kişinin iç dünyasını arındırmak ve onun nefsi hastalıklarını tedavi etmek için de gelmiştir. İslam, kişinin haksız kazanç elde etmesinin önüne geçmek için de gelmiştir.

Murat Padak/Davet Mektebi

--------------------

ı) Müsned. 4880

2) Müsned. Ibn-i Mace

Yorumlar (0)
5
kısa süreli hafif yoğunluklu yağmur
Namaz Vakti 18 Ocak 2025
İmsak 06:49
Güneş 08:21
Öğle 13:10
İkindi 15:29
Akşam 17:49
Yatsı 19:16
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 19 51
2. Fenerbahçe 18 42
3. Samsunspor 19 37
4. Göztepe 18 31
5. Beşiktaş 19 31
6. Eyüpspor 18 30
7. Başakşehir 19 29
8. Gaziantep FK 19 26
9. Rizespor 19 24
10. Trabzonspor 18 22
11. Alanyaspor 18 22
12. Kasımpasa 18 21
13. Antalyaspor 18 21
14. Konyaspor 18 20
15. Sivasspor 18 20
16. Bodrumspor 19 16
17. Kayserispor 18 16
18. Hatayspor 19 10
19. A.Demirspor 18 5
Takımlar O P
1. Kocaelispor 19 41
2. Karagümrük 20 35
3. Bandırmaspor 20 34
4. Erzurumspor 20 33
5. Ankaragücü 20 30
6. Amed Sportif 20 30
7. Ahlatçı Çorum FK 19 29
8. Boluspor 19 28
9. İstanbulspor 19 27
10. Pendikspor 19 27
11. Keçiörengücü 19 27
12. Gençlerbirliği 19 27
13. Ümraniye 19 26
14. Esenler Erokspor 20 26
15. Manisa FK 19 26
16. Igdir FK 19 25
17. Şanlıurfaspor 20 25
18. Sakaryaspor 19 23
19. Adanaspor 20 15
20. Yeni Malatyaspor 19 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 21 50
2. Arsenal 22 46
3. Nottingham Forest 21 41
4. Newcastle 22 38
5. Chelsea 21 37
6. Bournemouth 22 37
7. M.City 21 35
8. Aston Villa 22 35
9. Fulham 22 33
10. Brighton 21 31
11. Brentford 22 28
12. Crystal Palace 22 27
13. M. United 21 26
14. West Ham United 22 26
15. Tottenham 21 24
16. Everton 20 17
17. Wolves 21 16
18. Ipswich Town 21 16
19. Leicester City 22 14
20. Southampton 21 6
Takımlar O P
1. Atletico Madrid 20 44
2. Real Madrid 19 43
3. Barcelona 19 38
4. Athletic Bilbao 19 36
5. Villarreal 19 30
6. Mallorca 19 30
7. Real Sociedad 19 28
8. Girona 20 28
9. Sevilla 20 26
10. Rayo Vallecano 19 25
11. Real Betis 20 25
12. Osasuna 19 25
13. Celta Vigo 19 24
14. Las Palmas 19 22
15. Leganes 20 22
16. Deportivo Alaves 20 20
17. Getafe 19 19
18. Espanyol 20 19
19. Real Valladolid 20 15
20. Valencia 19 13
Günün Karikatürü Tümü