Şakalaşma Adabı

Türkçemizde mizah veya latife gibi kelemelerle de ifade edilen şaka tabirinin, genellikle güldürme ve eğlendirme amacı taşıyan söz veya davranışlar için kullanıldığı malumdur.

İSLAM VE KÜLTÜR 21.09.2020, 18:30 Ramazan Peri
Şakalaşma Adabı

Şakalaşma, hoşça vakit geçirme, insanları rahatlatma, gönüllere ferahlık verme, dostluk ve muhabbeti geliştirme gibi yararları göz önüne alındığında esas itibariyle meşru bir olgudur. Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem de zaman zaman şaka yapmış, bazı sahâbîlerin kendisine yaptıkları şakaları tasvip etmiş ve tebessümle karşılamıştır. Bununla birlikte yalana dayanan, incitici, alaycı küçültücü, müstehcen, aşırı güldürücü ve ifrata kaçan şakalar yasaklanmıştır. Zira Rasûlullah’ın gerek yapmış olduğu nezih şakaları gerekse bu husustaki sözlü tavsiyeleri latifenin latif olması gerektiğini açıkça telkin etmekte “sulu şakaların” benimsenmediğini göstermektedir.

Fahr-i Kâinât sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz’in şakalarının mutlaka gerçek bir yönü bulunurdu. O, yalanı şakacıktan da olsa kullanmamış ve kullanılmasını da tasvip etmemiştir. Ebû Hüreyre radiyallahu anh’ın naklettiği bir habere göre ashab:

-“Ya Resûlallah! Bizlerin şaka yapmasını yasaklıyorsunuz; fakat kendiniz, şaka yapıyorsunuz!” demişler, Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem,

-“Evet! Ne var ki, doğru olandan başkasını söylemem” cevabını vermiş,[1] ayrıca bir başka hadisi-i şerifte de bu hususla ilgili olarak şu uyarıda bulunmuştur: “Yazıklar olsun milleti güldürmek için yalan söyleyen kimseye; yazıklar olsun; yazıklar olsun” [2]

Efendimiz’in yaptığı doğru söze dayalı, incitici olmayan güzel ve nezih şakalarına gelince onlardan bir kaçını şöyle zikredebeliriz.

Safça bir adam bir gün Resûlullah’tan binmek için bir hayvan istemişti. Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem,

-“Peki seni bir dişi deve yavrusuna bindirelim” buyurdu. Adam ise hayretle,

-“Yâ Resûlallah ben dişi deve yavrusunu ne yapayım o beni nasıl taşır” dedi. Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem,

-“Devenin küçüğü de büyüğü de bir dişi deveden doğmamış mıdir?” diye latifede bulundu.[3]

Bir gün de ihtiyar kadının birisi Peygamberimize gelerek:

-“Yâ Resûlallah cennete girmem için Allah’a dua et” der. Efendimiz ise,

-“Cennete kocakarılar giremez ki,” diye mukabelede bulunur. Verilen cevabın nüktesini anlamayan kadıncağız üzülür ve ağlamaya başlar. Bunun üzerine Hz. Peygamber gerçek durumu ona şöyle açıklar:

-“Doğrusu kocakarılar cennete yaşlı halleriyle değil genç ve güzel halleriyle girerler. Zira Allah Teâlâ Kur’an-ı Kerîm’de,Biz ceylan gözlü hurileri defterleri sağdan verilenler için yeniden yaratmışızdır; onları eşlerine düşkün ve yaşıt bakireler kılmışızıdır[4] buyuruyor.[5]

Bir keresinde Abbas b. Mirdâs isimli şâir kendisine verilen ganimet malını az bularak Resûlullah’a yönelik sitemkar bir şiir söylemişti. Efendimiz bu haberi duyunca, Abbâsı çağırda ve ona,

-“Senin dilini keseceğim” dedi. Peygamberimiz aynı zamanda Bilal-i Habeşîye’de

-“Sana onun dilini kesmeni emredeceğim zaman kendisine bir elbise ver” diye tenbih etti. Sonra da,

-“Ey Bilal haydi götür kes şunun dilini” dedi. Bilal Abbâs’ın elini tutup götürürken Abbâs,

-“Ya Resûlallah dilimimi kesecek,” “Ey muhacirler cemaati dilimi mi kesecek” “Ey Ensar dilimi mi kesecek” diye çığlık atmaya başladı. Bilal ise Abbas’ı çekip götürmeye devam ediyordu. Abbas feryadı çoğaltınca Bilal,

-“Gel, doğrusu Resûlullah, bir elbise vermek suretiyle seni susturmamı emretti” dedi. Neticede Bilal-i Habeşî sakinleşen Abbâs’a fazladan bir elbise verdi.[6]

Enes b. Mâlik anlatıyor: Çöl halkından Zâhir adında bir şahıs vardı. Bu zat Hz. Peygamber’e her gelişinde çölde yetişen mahsüllerden hediyeler takdim ederdi. Döneceği zaman da Peygamber Efendimiz, ihtiyacı olan şeylerle onun heybesini doldurur ve şöyle buyururdu.

“Zâhir bizim çölümüz biz de onun şehriyiz”

Resûlullah Efendimiz onu çok severdi. Son derece de çirkin bir adamdı. Zâhir bir gün elindekileri satmakla meşgul iken Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem onu arkasından kucaklayıp, mubarek elleriyle gözlerini kapadı. Zâhir ise,

-“Kimsin sen? Bırak beni” diyerek kurtulmaya çalıştı, ancak gözlerini tutan zatın Resûlullah olduğunu anlayınca rahatladı ve sırtını Fahr-i Kâinât’ın göğsüne iyice yapıştırmaya başladı.

Bunun üzerine Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem,

-“Bu köle satlıktır, almak isteyen varmı” diye seslendi: Zâhir boynu bükük ve hüzünlü bir eda ile:

-“Yâ Resûlallah! Benim gibi değersiz bir köleye, vallahi kuruş veren olmaz” dedi. Fahr-i Kâinât ise,

-“Hayır Yâ Zâhir! Sen Allah katında son derece kıymetli ve pahalısın” buyurdu.[7]

Küçük sahâbîlerden Mahmud b. Rebî de diyor ki: “Ben  beş yaşlarında iken Resûlullah’ın, evimizin kovasından ağzına aldığı suyu yüzüme püskürttüğünü hatırlıyorum.[8]

Ayrıca çocuk yaşlarda Efendimiz’in hizmetinde bulunma şerefini elde eden Enes b. Mâlik’e Hz. Peygamber’in zaman zaman “Ey iki kulaklı” diye takıldığı rivayet edilmektedir.[9]

Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem kendisi bizzat şaka yapmakla birlikte bazı sahabilerin şakalarını da hoş görüyle karşılamıştır.

Sahabeden Nuayman el-Ensârî isimli şakacı bir zat bir gün Medîne’ye taze meyve ve sebze gelince hemen onlardan alarak Resûlullah’a takdim eder ve,

-“Ya Resûlallah bunu senin için satın aldım ve sana hediye ettim” der. Neticede Satıcı Nuayman’dan malının parasını istediğinde, onu Resûlullah’a getirip:

-“Ey Allah’ın Resûlü şu adamcağızın malının bedelini versene” der. Hz. Peygamber ise,

-“Ey Nuaymân sen onu bize hediye etmedin mi?” diye sorar. Nuayman da,

“Ya Resûlallah alırken param yoktu. Senin ondan yemeni de istiyordum. Bu sebeple aldım” der. Bunun üzerine Efendimiz güler ve söz konusu yiyeceklerin ücretini öder.[10]

Nüktedan ve hazır cevap bir mizaca sahip olan, aynı zamanda İslam’ın ilk çilekeşlerinden Suheyb er-Rumî isimli sahabi de Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ile olan bir hatırasını şöyle anlatır: Hz. Peygamber’e uğradığımda sofrasında ekmek ve hurma vardı.

“Bana buyur ye” dedi. O sırada göz ağrısı çekiyordum. Hemen sofraya oturup yemeye başladım. Fahr-i Kainât bana şöyle takıldı,

“Hem gözün ağrıyor hem de hurma yiyorsun ha!” Ben de,

“Ağrımayan tarafımla çiğniyorum Yâ Resûlallah” dedim. Bu cevabım üzerine Efendimiz azı dişleri görününceye kadar  güldü.[11]

Bir keresinde de Aişe annemiz harîra denen çorbamsı bir yemek yapmış ve Sevde validemizi buyuretmişti. Sevde’nin buna olumsuz cevap vermesi üzerine Hz. Aişe, “Ya yersin ya da yemekle yüzünü bulaştırırım” demiş, yemeyince de elindeki bulaşığı Sevde vâlidemizin yüzüne sürmek istemişti. Orada bulunan Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem ise araya girerek benzer şekilde mukabele etmesi için Sevde annemize yardımcı olmuş, aynı zamanda bu duruma gülmekten de kendini alamamıştı.[12]

Netice itibariyle yukarıda kaydedilen haberler zarif ve sevimli şakalaşma örnekleri için birer numunedir. Kişinin bilhassa yarının büyüğü çocuklarla, aile saadetinin devamını canlı tutacak olan eşiyle, toplumda pek iltifat görmeyen fakir fukara zümresiyle ve çevresinden sevgi bekleyen kimselerle şakalaşması Peygamberî ölçü olarak biz müminlere takdim edilmektedir. Ancak şakalaşmada yalan sözden ve kırıcı olmaktan kaçınmak da işin özünü teşkil eder. Ayrıca zaman ve zemine riayet etmeksizin daima şaka yapmanın da bir aşırılık olduğu unutulmamalıdır. Aşırılık ise itidali emreden sünnetin uygun görmediği bir durumdur.

 

[1]     Tirmizî, Birr, 57.

[2]     Ebû Dâvûd, Edeb, 80; Tirmizî, Zühd, 10.

[3]     Tirmizî, Birr, 57.

[4]     Vâkia (56), 35-38.

[5]     Bk. Tirmizî, Şemâil, s. 91, 92.

[6]     Bk. İbn Sa‘d, Tabakât, IV, 273.

[7]     Tirimizî, Şemâil, s. 91.

[8]     Buhari, İlim, 18; Müslim, Mesâcid, 265.

[9]     Ebû Dâvûd, Edeb, 84; Tirmizî, Birr, 57.

[10]   İbn Hacer, İsâbe, III, 570.

[11]   İbn Mâce, Tıb, 3; İbnü’l-Esîr, Üsdü’l-ğâbe, III, 38, 39.

[12]   Heysemî, Mecmeu’z-zevâid, IV, 315, 316.

Yorumlar (0)
5
kısa süreli hafif yoğunluklu yağmur
Namaz Vakti 06 Şubat 2025
İmsak 06:49
Güneş 08:21
Öğle 13:10
İkindi 15:29
Akşam 17:49
Yatsı 19:16
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 21 57
2. Fenerbahçe 21 51
3. Samsunspor 21 40
4. Eyüpspor 21 39
5. Göztepe 21 34
6. Başakşehir 21 32
7. Beşiktaş 20 32
8. Kasımpaşa 21 28
9. Alanyaspor 21 28
10. Rizespor 21 27
11. Trabzonspor 20 26
12. Gaziantep FK 21 26
13. Antalyaspor 21 25
14. Konyaspor 21 24
15. Sivasspor 21 23
16. Kayserispor 20 17
17. Bodrum FK 21 16
18. Hatayspor 21 10
19. A.Demirspor 21 5
Takımlar O P
1. Kocaelispor 22 45
2. Karagümrük 22 39
3. Erzurumspor 22 37
4. Gençlerbirliği 22 36
5. Ahlatçı Çorum FK 22 35
6. Bandırmaspor 22 34
7. İstanbulspor 22 33
8. Keçiörengücü 22 33
9. Pendikspor 22 33
10. Boluspor 22 32
11. Ümraniye 22 32
12. Amed Sportif 22 31
13. Ankaragücü 22 30
14. Esenler Erokspor 22 30
15. Manisa FK 22 30
16. Şanlıurfaspor 22 28
17. Sakaryaspor 22 27
18. Igdir FK 22 26
19. Adanaspor 22 16
20. Yeni Malatyaspor 22 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 23 56
2. Arsenal 24 50
3. Nottingham Forest 24 47
4. Chelsea 24 43
5. M.City 24 41
6. Newcastle 24 41
7. Bournemouth 24 40
8. Aston Villa 24 37
9. Fulham 24 36
10. Brighton 24 34
11. Brentford 24 31
12. Crystal Palace 24 30
13. M. United 24 29
14. Tottenham 24 27
15. West Ham United 24 27
16. Everton 23 26
17. Wolves 24 19
18. Leicester City 24 17
19. Ipswich Town 24 16
20. Southampton 24 9
Takımlar O P
1. Real Madrid 22 49
2. Atletico Madrid 22 48
3. Barcelona 22 45
4. Athletic Bilbao 22 41
5. Villarreal 22 37
6. Rayo Vallecano 22 32
7. Girona 22 31
8. Osasuna 22 30
9. Mallorca 22 30
10. Real Betis 22 29
11. Real Sociedad 22 28
12. Sevilla 22 28
13. Celta Vigo 22 25
14. Getafe 22 24
15. Las Palmas 22 23
16. Leganes 22 23
17. Espanyol 22 23
18. Deportivo Alaves 22 21
19. Valencia 22 19
20. Real Valladolid 22 15
Günün Karikatürü Tümü