Karakoç âdeta Mevlana’yı kendine bir rehber edinmiş, hayatını hayatına tatbik etme yolunu seçmiştir. Mevlana bir muhacir çocuğudur. 13. yüzyılda Afganistan Belh’ten 5 bin kilometrelik yolu binbir türlü meşakkatle Konya’ya gelerek yeni bir insanlık inşası için uğraşmıştır. Karakoç aslında diriliş ülküsünü Mevlana’dan alarak günümüze taşımış bir çağdaş Mevlana’dır.
Mevlana Muhammed Celalettin Rumi’nin ölümünün 742. yılını idrak ediyoruz. Kendisi hâlâ fikirleriyle Müslümanlara ve hatta insanlığa yol gösteriyor. Günümüzde Mevlana’nın yolunu takip edenlerin başında kanaatimce şair ve yazar Sezai Karakoç geliyor. Karakoç’un Mevlana kitabının girişinde; “Ölümü düğün gecesi (Şeb-i arus) olarak anlayan insana tesir edecek hangi güç vardır? O güçlü yenilmez insan, Mevlana’dır. Ölüme ve hayata, zamana ve tarihe yenilmeyen insan. Ölümünün üstünden 700 yıldan fazla zaman geçti. Ama o yaşıyor, anılıyor. Dünyada ne kadar değişme olursa olsun, bundan böyle de, anılacak” der.
Üç çeyrek ömür merdivenine tırmanan şair ve yazar Sezai Karakoç, alçak gönüllü, bilge ve arif kişiliği ile dikkat çekmektedir. İslam’ı sadece söylemekte kalmayıp yaşantısının her aşamasında tatbik eden Karakoç, bu yönüyle de iyi bir rol model şahsiyettir.
Karakoç âdeta Mevlana’yı kendine bir rehber edinmiş, hayatını hayatına tatbik etme yolunu seçmiştir. Mevlana bir muhacir çocuğudur. 13. yüzyılda Afganistan Belh’ten 5 bin kilometrelik yolu binbir türlü meşakkatle Konya’ya gelerek yeni bir insanlık inşası için uğraşmıştır. Karakoç aslında diriliş ülküsünü Mevlana’dan alarak günümüze taşımış bir çağdaş Mevlana’dır. Karakoç; hem Mevlana lafzının manası itibariyle üstat, bilgin, arif kişiliği hem de manevi yönden bir derviş gibi Mevlana yolunun yolcusudur. Üstat Sezai Karakoç Diyarbakır Ergani’den çıkarak tahsilini farklı yerlerde yapmıştır. Kahramanmaraş’ta ortaokulu, Gaziantep’te liseyi, Ankara’da ise Mülkiye’yi bitirmiştir. Daha sonra ise ömrünün üçte ikisini geçirdiği İstanbul’a gelmiştir. Karakoç da bir nevi Mevlana gibi ömrü çeşitli yerlerde geçmiş bir muhacirdir. İstanbul’da fikirde, düşüncede, eylemde ve harekette Diriliş’i başlatmıştır. Diriliş; Akif’in Asım’ın neslini tasavvurunda olduğu gibi yeniden İslam’a dönüş hareketidir. Karakoç 1960’lı yıllarda Mevlana Enstitüsünü teklif etmiş ancak devlet bunu ancak 50 yıl sonra gerçekleştirebilmiştir.
20-21 Kasım 2015’te Malatya Belediyesi’nin öncülüğündü, Kültür Merkezi ile İnönü Üniversitesi’nin desteği ile düzenlenen iki günlük ve sekiz oturumda “Diriliş Dünya Görüşü ve Sezai Karakoç” sempozyumu gerçekleştirildi. Sempozyum’da ben de “Sezai Karakoç’un Mevlana’sı” başlığında tebliğ sundum. Türk edebiyatının önemli yapı taşlarından olan şair, yazar, düşünür ve fikir adamı Sezai Karakoç’un düşünce dünyası, fikirleri, yazıları ve hayatının ele alındığı sempozyumunda konuşan akademisyen ve yazarlar, yıllardır üzerinde çalıştıkları tezleri, tebliğleri ve değerlendirmeleri sundular. Sempozyum 31 başlık altında yayınlanan sonuç bildirisi ile sona erdi. Böylesine önemli ve yerde neslimizi bilinçlendirmeye yönelik sempozyum için başta Yeşilyurt Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat olmak üzere, Atatürk Kültür Merkezi Başkanı Prof. Dr. Turan Karataş’ı, yardımcısı Şaban Abak’ı, sempozyum düzenleme kurulu başkanı Doç. Dr. İlhan Erdem ve Doç. Dr. Cafer Mum’u tebrik ediyorum.
Sezai Karakoç’un yazdığı “Mevlana” kitabının son paragrafından alıntıyla sonlandıralım:
“Mevlana, devrinin o fetret döneminde, İslam ruhunun yaşaması için çırpınan bir pir, bir erendir. Yeniden dirilmenin sancıları için kıvrandığımız bu gündü, bu en korkunç fetret döneminde de, ruhu ve hatırasıyla, bir diriliş piri, ereni olarak bize yol gösteriyor, ışık tutuyor, manevi tasarrufuyla, eseri ve tesiriyle, yardımda bulunmaktan geri durmuyor.”
Smmm Doğan Dursun 3 Yıl Önce
Hocam çok yararlı bir yazı olmuş geçmiş büyüklerin sözlerini yaşantısını günümüze uyarlamak maharet ister siz hocalarımızın şeyh Seyda içinde böyle faaliyetler yapmanızı rica ederiz.Bu yapacağınız şeyh Seyda çalışmalarınızın Hz Mevlana ve Sezai Karakoçtan daha fazla ses getireceği noktasında şüphemiz. Yoktur .