Hicret; ayrılma, terk etme ve göç etme manalarına gelir.

Seyyid Şerif Cürcanî, hicreti şöyle tarif etmiştir:

"Küfür ahkâmının tatbik edildiği beldeden, darul-İslâm'a intikâl etmeye hicret denilir."

(Seyyid Şerif Cürcanî, et-Ta'rifat, İstanbul ty, Kaynak Yay., sh. 256.)

Râğıb el-İsfahanî, Müfredat isimli eserinde: "Hecr veya hicran; insanın başkasından ayrılmasıdır” der. Bu bedenle, kalple veya dille olabilir.

Hicretin gereği olarak “şehvetlerden, kötü huylardan ve günahlardan uzaklaşmak, olanları terk ve reddetmek” de denilmiştir.

(Râğıb el-Isfahani, el-Müfredat fi Garibi'l-Kur'an, İst.,1986, Kahraman Yay., sh. 782.)

Tarih boyunca, birçok peygamber ve muttaki mümin, sadece ve sadece Allah Teâlâ (cc)'ya ibadet/kulluk edebilmek için hicret etmişlerdir:

1) Kur’ân-ı Kerîm, İbrahim aleyhissselam’ın hicretinden bahsetmiştir.

(Ankebut: 29/24-26)

2) Ashab-ı Kehf’in hicretinden bahsetmiştir.

(Kehf: 18/13-16)

3) Hicret etmeye gücü olduğu halde hicret etmeyenleri kınamış; hicret edenlere Allah’ın maddi ve manevi sahip çıkacağını haber vermiştir.

(Nisa sûresi 4/97-100.)

Hicret edebilmek için gidilen yerin dâru’l-İslam olması şart değil, İslam’ı yaşamaya ve tebliğe engelin olmaması gerekir.

İbn-i Hacer el-Askalanî’ye göre, hicret iki çeşittir.

Birincisi: İşkence ve korku yerinden, güvenli yere hicret. Bir kısım sahabinin Habeşistan'a hicreti ve Hz. Peygamber (s.a.s.)'in hicretinden önce Mekke'den Medine'ye yapılan hicret gibi.

İkincisi: Küfür diyarından İslâm diyarına hicret. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.)’in Medine'ye hicret ederek İslâm devletini kurduktan sonra yapılan hicrettir. Ancak Mekke fethedildikten sonra Rasûlullah’ın:

“(Mekke’nin) fethinden sonra artık hicret yoktur. Ancak cihad ve niyet vardır. Allah yolunda savaşa çağrıldığınız zaman hemen katılın!” emri gereğince; Mekke-Medine arasındaki hicreti kaldırmıştır.

(Buhârî, Cihâd, 1, 27, 184; Müslim, Hac, 445, İmâret, 85; Tirmizî, Siyer, 32; Nesâî, Bey’at, 15.)

Şimdi Biz Nereye Hicret Edeceğiz?

Bediüzzaman Said Nursî’ye:

“Sen burada niye duruyorsun ki? Git Suud-i Arabistan’a, orada yaşarsın” diyene:

“Orada olsaydım buraya gelirdim” diye cevap veriyor.

Bu diyarın kıymetini, konumunu, bizdeki değerlerin ve değerlilerin kıymetini bilelim.

Bize Gerekenler:

Hicretin maksadını bilip o maksada göre hayatı inşa etmeye çalışmak:

1) Önce istilada olduğumuzun idrakinde olup istiladan kurtulmaya ve kurtarmaya çalışmak, sonra hayatımızı İslâm’a göre düzenlemeye çalışmak gerekir.

2) Öğretim ve eğitimi İslâm’a göre düzenlemek. İslam dışı sistemlerin bizim sistemimiz olmadığını âleme deklare etmek.

3) Cehaletten vazgeçip hakikatin kaynağına ulaşmak için usûliddin (Ehl-i Sünnet Akîdesini) ve usûl-i fıkıh ile İslâm’ı ve lazım olan diğer faydalı bilgileri bilmeye hicret!

4) Zararlı ihtilaftan icmada ittihada hicret!

5) Nefse itaatten Hakk’a itâate hicret!

6) Münakaşadan müzakereye hicret.

7) Birbirimize küsüp kızmaktan birbirimizi sevmeye ve âdil olmaya hicret.

😎 Tembellikten gayrete hicret.

9) Allah’ı az zikretmekten çok zikretmeye, hasetten gıptaya, kötü ahlaktan güzel ahlaka hicret etmek...

Muharrem Ayında Ne Yapalım?

Hicreti ve hicretin maksadını düşünüp hicretin maksadına ermeye çalışalım

Bu ayda çok oruç tutmaya gayret edelim. Zira Rasûlullah (s.a.s.) bir hadisinde şöyle buyurmuştur: “Ramazan’dan sonra en faziletli oruç, Allah’ın ayı olan Muharrem’de tutulan oruçtur. Farz namazlardan sonra en faziletli namaz da gece namazıdır.”

(Müslim, Sıyâm, 202-203; Ebû Dâvûd, Savm, 55; Tirmizî, Savm, 40)

Birbirimizi sevmeye çalışalım, sevdiğimizi ispat edecek şekilde birbirimize fedakârlıklarda bulunalım.

Güzel alışkanlıklar elde edelim; faydalı ve bize lazım olan ilim öğrenmek, tefekkür etmek, çeşitli şekillerde infakta bulunmak gibi...

İslam’ı en güzel temsil eden güzel ahlak sahibi olmaya çalışalım.

Hz. Muhammed aleyhisselam, niyet olarak ne için hicret etmişse anlayalım, hicret yolculuğuna Safer ayının 26. günü başladığını, Rebiülevvel ayının 12 sinde Medine berisindeki Kubâ’ya ulaştığını bilelim, hicret yolculuğuna önce niçin ters istikamete sonra Medine istikametine yöneldiğini düşünelim.