4. Müslümanlarla İslam’ı uygulamada nasihatleşmek ve başkalarına da tebliğ etmek
Nasihat yapmak; kitaplarla, başta Allah’ın kitabı Kur’ân-ı Kerîm ve tefsiriyle, Rasûlullah’ın sünneti ve şerhiyle, Ehl-i Sünnet ulemasının kitaplarından istifadeyle, mutlak örnekler olan peygamberler ve mukayyed örnekler olan büyüklerin nasihat örnekleriyle, ayrıca nasihati yapanın örnekliğiyle birlikte olmalıdır.
“Şimdi sen Benim tehdidimden (uyarılarımdan) korkanlara sen Kur’ân ile öğüt ver!”
(Kaf sûresi 50/45)
“Öğüt ver; muhakkak öğüt mü’minlere fayda verir.”
(Zâriyât sûresi 51/55)
Öğüt, belki şimdi, belki sonra belki de daha sonra fayda verebilmektedir. Ümitsiz olunmamalı, faydası için Allah’a yalvarılmalıdır. Belki nasihatten önce “Ya Rabbi! Bana doğruyu, doğruca söylemeyi ilham eyle, tesirini de Sen halkeyle” diye yalvarmalıdır.
Öğütün faydalı olmasına ve faydalı öğüt verilmesine dikkat etmek gerekir. Onun için olsa gerektir ki Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:
“Onun için anlat ve öğüt ver; öğüt fayda verirse. Allah’tan korkan öğüt alacaktır.”
(A’lâ sûresi 87/9-10)
“Verdiği öğüdü bizzat tutan, bunu başkalarına da dinletebilir.”
Feridüddin Attar (rh.a.)
“En iyi nasihat, iyi örnek olmaktır.”
Malcolm X
“Nasihati sevmeyen ve nasihatçisi olmayan kavimde hayır yoktur.”
Hz. Ömer (r.a.)
“Alenî nasihat, nasihat değil teşhirdir.”
İmam-ı Gazâlî (rh.a.)
“Öğüt dinlemeyen, azar işitme isteklisidir.”
Şeyh Sadi-i Şirâzî
5. Her gün bir gün öncekinden üstün olmak
Bu ancak her gün dünden faydalı ve isabetli bilgi öğrenerek gerçekleşebilir.
Gündüz murakabe, akşam muhasebe gerekir.
Denetlendiğini bilip idrak eden kendisini denetler; hesaba çekileceğine inanan belki her gün nefsini hesaba çekmeye çalışır.
6. Doğru ve isabetli prensip sahibi olmak, hikmetli söz ve hareket ehli olmak
“Allah hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilirse, ona pek çok hayır verilmiş demektir. Ancak akıl sahipleri düşünüp ibret alırlar.”
(Bakara sûresi 2/269)
“Ey iman edenler! Eğer Allah'a karşı takvalı olursanız O, size fârûkıyyet/iyi ile kötüyü ayırdedecek bir anlayış verir, suçlarınızı örter ve sizi bağışlar. Çünkü Allah büyük lütuf sahibidir.”
(Enfâl sûresi 8/29)
“Hikmetin başı, Allah korkusudur.”
(Deylemî, Taberânî, Keşfu’l-hafâ ve müzîlü’l-elbâs I, 421)
Hikmet, ilim ve takva sahibinde olur. En azından hikmet ehli olanları izlemeye çalışmalı.
Kur’ân-ı Kerîm’de, peygamberler anlatılmış arkasından da Hz. Peygamber Efendimize hitaben şöyle buyurulmuştur:
“İşte o peygamberler, Allah'ın hidayet ettiği kimselerdir. Sen de onların yoluna uy.”
(En’âm sûresi 6/90)
Bu âyete göre Hz. Peygamber (s.a.s.), bütün peygamberlerin özellikleriyle donanmıştır. Bize gereken de her konuda Hz. Peygamber Efendimize uymaktır.
6. Öne ve arkaya bakmak, eser bırakmak, bütün çalışmalarda ekip çalışması yapmak ve geriye ekip yetiştirmek, çoklara yön veren azları miras bırakmak
En büyük eser insan eseridir. On sene geçmeden 30 Türkiye büyüklüğündeki yerler, Hz. Peygamber’in (s.a.s.) yetiştirdiği, devlet adamları, komutanlar, âlimler ve mürşidlerle fethedilmiştir.