2. Güvenilen lider
Lider, sözü özüne, davası ile hayatı birbirine uygun ise, başarılarını ve eserlerini önce kendi milletine sonra da insanlığın kurtuluşuna sebep kılıyorsa liderdir.
a) Yüksek ve ulvî gayesi olan
Milletler, liderleriyle bilinir ve tanınır.
Liderler de değer verdikleri ve taraf oldukları yüksek ve ulvî gayeleri, bu gayeye ulaşmaya olan performansları, yanlışlıklara ve zulümlere karşı çıkmaları ve ortaya koydukları eserleri ile fark edilirler.
İşte farklılık, izlenmeye de sevk eder.
Hele bu farklılık, devlet ve millet birlikteliği ile birlikte, ilimde, teknolojide, sanayide ileri seviye ile zenginlik hâsıl olursa; bu zenginlik insanlığın kurtuluşuna sebep olur, zulümlere de engel olmada kullanılırsa insanlığın mutluluğuna vasıta kılınmış olunur.
b) İdeal ile realite dengesini gözeten
Elbette lider, ideali unutmamalı, realiteyi de inkâr etmemelidir.
İdeal, bütün insanlığın dünya ve âhiret huzurunu sağlamaktır.
Bu ideale, elimizdeki realite ile ulaşılacaktır.
En önemli realite, önce insan sonra zaman sonra da imkân realitesidir.
En önemli değer, değerli, ehliyetli, âdil, itikadî ve amelî hayatı mustakîm ve başarılı insandır.
Bunu takip eden en önemli değer, zamandır.
Zamanı değerli kılmak, değerli ve kıymetli iş yapmak için doğru ve isabetli plan yapmak gerekir.
Elbette plan, insan, zaman ve imkân gözetilerek yapılmalıdır.
İdeale ulaşmanın en büyük engeli, önce iç engeli sonra dış engelidir.
İç engel, şeytan ve şeytanın adamlarının işine yarayan nefsimiz, yanlış anlayışımız ve yanlış davranışımızdır.
Dış engel, cehaletimiz, kadromuzun ehliyetsizliği, gayretsizliği ve en önemlisi de liderle kadronun ihtilafıdır.
Dış engelin birisi de dostların vefasızlığı ve düşmanların varlığı, hileleri ve karşı koyuşlarıdır.