a) Üç ayları fırsat zamanı olarak nasıl değerlendirebiliriz?
b) Bu üç ayları diğerlerinden nasıl farklı kılabiliriz?
Hem tövbe etmede hem de kemale ermede üç aylar fırsat aylarıdır.
Bu fırsatların başlıcaları şunlardır:
Recep ayında Regâib ve Mirac geceleri; Şaban ayında Berat gecesi; Ramazan’da ise farz orucun ve Kadir gecesinin bulunması ve ayrıca bu ayın Kur’ân ayı olmasıdır.
1) Üç ayları Fırsat Zamanı Olarak Nasıl Değerlendirebiliriz?
Önce nefis muhasebesi yapmak gerekir: Ne idim, ne oldum ve ne olmam lâzım?
Allah'ı seviyoruz diyoruz! Kulluk vazifemizi yapabiliyor muyuz?
Peygamberimizi seviyoruz diyoruz! O’nun sünnetini, ahlakını yaşıyor muyuz?
Kitabımız Kur’ân’dır dediğimiz halde emirlerine sarılıp yasaklarından sakınıyor muyuz?
Allah'ın nimetlerini yediğimiz halde, şükrünü yerine getiriyor muyuz?
Aç, bi-ilaç, yoksul, kimsesiz, fakirleri koruyup gözetiyor muyuz?
Ölümün hak olduğuna şüphe yok. Şu anda ölüme hazır mıyız?
Kendi kusurlarımızı düzeltip tövbe ediyor muyuz?
Geçen yılın bu mübarek günlerinde bizimle beraber oldukları halde şu anda göremediğimiz kimseleri düşünüp kendimize çeki-düzen verebiliyor muyuz?
2) Bu Üç Ayları Diğerlerinden Nasıl Farklı Kılabiliriz?
Gücümüz yeterse, Receb ayının üç başında, üç ortasında ve üç gün de sonunda oruç tutalım.
Mübarek gecelerde özel bir ibadet şekli olmamakla beraber gündüzünü oruçlu geçirmek, muhtaçlara yardımda bulunmak, varsa dargın olduğumuz kişilerle barışmak, anne ve babalarımızın, büyüklerimizin ellerini öpüp dualarını almak, geceyi Kur’ân okumakla ve salât ü selam getirmekle, tövbe istiğfar etmek ve belli-başlı zikirleri yapmakla ihya etmemiz uygun olur.
Şaban ayının -mümkün olursa- tamamını oruçlu geçirelim. Ramazan dışında Hz. Peygamber (s.a.s.)’in en fazla oruç tuttuğu aydır. Hiç olmazsa Pazartesi ve Perşembe günleri bütün organlarımıza oruç tutturarak oruç tutalım.
Şimdiden günlük Kur’ân-ı Kerîm okumaya başlayalım. Eğer zaten okuyorum diyorsak artıralım, bıkmadan usanmadan ve Allah’tan da yardım isteyerek...
Kur’ân-ı Kerîm’in ilminden tefsirine de az da olsa bakalım. Önce en başta Fâtiha sûresinin ve namazda okuduklarımızın mana ve tefsirine bakalım.
Allah bu üç ayları ihya ederek kendimizi; ilim ve tefekkürle aklımızı, zikir ve farz artı nafile ibadetlerle kalbimizi ve özellikle bütün organlarımızı oruç tutturarak ihya etmeye muvaffak kılsın.