بَلَى مَنْ كَسَبَ سَيِّئَةً وَأَحَاطَتْ بِهِ خَطِيئَتُهُ فَأُوْلَئِكَ أَصْحَابُ النَّارِ هُمْ فِيهَا خَالِدُونَ.
“Hayır (öyle değil); kim seyyie/kötülük işleyip hatîesi/günahı kendisini kuşatırsa, işte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada ebedî kalıcıdırlar.”
(Bakara sûresi 2/81.)
Seyyie, küçük günahtır; hatîe, büyük günahtır.
Niçin ebedî cehennemlik oldu? Ölürken kâfir olarak öldüğü içindir.
Neden kâfir olarak öldü?
Kişi önce küçük günah işledi. Küçük günah işlemeye devam ede ede, büyük günah işlemeye başladı. Büyük günahları da işleye işleye büyük günah işlemeyi normal görmeye başladı ve bu küfür itikadıyla da öldüğü için cehennemde ebedî olarak kalacaktır.
Mubahları çoğaltmak, tenzîhen mekruh işlemeye köprü olur; tenzîhen mekruhu çoğaltmak, tahrîmen mekruha köprü olur; tahrîmen mekruhu çoğaltmak, harama köprü olur; haramı çoğaltmak, küfre köprü olabilir.
Müstehapları terk eden, zamanla sünnetleri terk etmeye başlar; sünnetleri terk ede ede zamanla vacipleri terk etmeye başlar; vacipleri de terk ede ede zamanla farzları terk etmeye başlar; farzları da terk ede ede zamanla farzları terk etmeyi normal görmeye başlayabilir. Subutu/Delil-i kat’î ve delalet-i kat’î ile sabit olan farzın terk edilmesini normal görmek küfürdür.
Netice, yasakların işlenmesi ve emirlerin terk edilmesi ile ilgili her bir günahtan küfre giden bir yol vardır denebilir.
Muhâsibî (rh.a.) şöyle demiştir:
“Günahlar gafleti, gaflet kasveti (kalbin katılığını), kasvet Allah’tan uzaklığı, Allah’tan uzaklık cehennemi doğurur.”
Mü’min, her bir sevapla Allah’a yaklaşır; her bir günahla da Allah’tan uzaklaşır.
Kurtuluş, takvada/yanlışlardan; küfürden şirkten, günahlardan, şüphelilerden hatta gafletten bile korunmaktadır.
“Allah, ancak muttakîlerden kabul eder.”
(Mâide sûresi 5/27.)