Haberin Kapısı
2024-01-08 12:11:17

MUTTAKÎ VE MUTTAKÎLERİN ALÂMETLERİ

İbrahim Cücük

08 Ocak 2024, 12:11

A) MUTTAKÎ

a) Muttakînin Tarifi

b) Takvânın Dereceleri

c) Muttakîye Verilen İlâhî Lütuflar

MUTTAKÎLERİN ALÂMETLERİ

A) MUTTAKÎ

a) Muttakînin Tarifi

Muttakî kelimesinin kökü takvâdır. Takvânın kökü ise vigâyedir ki korumak demektir. İttikâ korunmak; muttakî, ittikâ eden yani kendisini koruyan kimsedir.

Muttakî, Hakka ve halka karşı kendisini yanlışlardan koruyan kimsedir.

Muttakî, kendisini cehaletten koruyan;

Küfür ve şirkten koruyan;

Haramlardan, mekruhlardan ve şüphelilerden;

Farzların, vaciplerin, sünnetlerin terkinden koruyan;

Riya, ucub, hased, kin, kibir, öfke, cimrilik gibi yanlış huylardan ve Allah’a isyandan koruyan,

Üst seviye olan gafletten bile koruyan kimsedir.

“Takvâ, dikenli tarlada ayağına diken batmadan yürümektir.”

Ebû Hureyre (r.a.)

Takvâ, Hakk’a ve halka karşı hassas davranmak, kılı kırk yarmaktır.

b) Takvânın Dereceleri

1) Küfürden ve şirkten takvâ ki kişi bununla mümin olur.

2) Büyük-küçük günahlardan ve şüphelilerden takvâ ki bununla muttakî olur.

3) Gafletten takvâ ki bununla kişi veli olur.

İşte bu sayılan üç şeyden kaçınmak hem Allah Teâlâ’ya karşı hem insanlara karşı yanlış yapmaktan korunmak takvâdır.

Muttakî hem kalbiyle tasdik edip diliyle ikrar eden müminleri hem kalbiyle tasdik edip diliyle ikrar eden ve bedenen de tatbik eden yani kâmil müminleri de içine alır. İşte bu manadandır ki Bakara sûresinin başında (2/2)

هُدًى لِّلْمُتَّقِينَ

“O (Kur’ân-ı Kerîm, lazım olan her konuda) muttakiler için yol göstericidir.” buyurulmuştur.

Kur’ân-ı Kerîm, muttaki olmak isteyen bütün insanlar için de şüphelilerden de takvâya ermek isteyen ve veli yani Allah’a dost olmak isteyen kâmil müminler için de rehberdir.

c) Muttakîye Verilen İlâhî Lütuflar:

1. Allah Teâlâ’nın, kendilerine büşrâ yani ilham etmesi (Yûnus sûresi (10), 64.)

2. Allah’ın, kendileriyle yardım ve zafer vermek suretiyle beraber olması (Nahl sûresi (16), 128.)

3. Allah’ın ilim ve hikmetle fârûkıyyet/ayırt edicilik vermesi (Enfâl sûresi (, 29.)

4. Allah’ın, nice mihnet ve üzüntüden çıkış kılması, ummadığı yerden rızık vermesi, işlerinde kolaylık kılması, günahlarını örtüp büyük mükâfat vermesi (Talak sûresi (65), 2-4.)

5. Allah’ın, mağfiret edip merhamet etmesi (Enfâl sûresi (, 69.)

6. Allah’ın, ceza ve azaptan kurtuluşa erdirmesi (Meryem sûresi (19), 72.)

7. Allah’ın, umduklarına nail kılması (Nebe sûresi (78), 31.)

8. Allah’ın, kendilerinin sâdık oluşlarına şahid olması (Bakara sûresi (2), 177.)

9. Allah katında en değerli kimse olması (Hucurât sûresi (49), 13.)

10. Allah’ın, sevmesi ve kurtuluşa erdirmesi (Âl-i Imrân suresi (3), 76, 200.)

11. Allah’ın, sadakalarını kabul etmesi (Mâide sûresi (5), 27.)

12. Allah’ın, kendilerinin kalplerini safaya erdirmesi (Hac sûresi (22), 32.)

13. Allah’ın, cennetlere erdirdiği kimse olması (Hıcr sûresi (15), 45; Kamer sûresi (54), 54.)

14. Allah’ın, yanlışlardan takvaya erdirip amelini düzelttiği kimsede korkunun ve azap hüznünün olmamasını nasip etmesi (A’râf sûresi (7), 35.)

Hz. Peygamber sallalahu aleyhi ve sellem, “Kim şüphelilerden takvaya/korunmaya dikkat ederse dinini korumuş olur.” (Buhârî, Îmân, 39; Müslim, Müsâkât, 107, Büyû’, 3.) burmuştur.

Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e: İnsanları cennete girdiren şeyin çoğundan sorulunca; “Takvallâh/Allah’a karşı takvalı olmak ve güzel ahlaktır” buyurmuştur. (Tirmizî, Birr, 62; İbn Mâce, Zühd, 29.)

Özetle takvaya dikkat eden muttakîlerden olursak dünya ve âhiret mutluluğa ereriz.

MUTTAKÎLERİN ALAMETLERİ

Hz. Osman (r.a.) şöyle demiştir:

“Muttakîlerin alâmetleri beştir:

a) Dini ıslaha çalışan muslihlerle beraber bulunmak,

b) Tenasül organına ve diline galip/hâkim olmak,

c) Dünyadan büyük bir şey kendisine gelince onu vebal görmek, dinden az bir şey kendisine gelse onu ganimet bilmek,

d) Haram karışmış korkusu ile midesini helalden bile doldurmamak,

f) Bütün insanları kurtulmuş, kendi nefsini ise helakte görmek.”

a) Dini Islaha Çalışan Muslihlerle Beraber Bulunmak

Toplumun ihyası, dinin ihyasına; dinin ihyası, ilmiye sınıfının ihyasına bağlıdır. Zira ilmiye sınıfı içinde toplumun ihyasına çalışan tebliğ ehlinin rolü önemlidir.

Kendisini ıslaha çalışmak yarım sâlihliktir, başkasının ıslahına da çalışmak yani muslihlik tam sâlihliktir. Hem kendi ıslahına hem toplumun ıslahına gayret etmek toplumu yanlışlardan korumaktır.

Yanlış itikad ve yanlış amellerden korunmak isteyen kişi, yanlışlara karşı çıkan, yanlışlara karşı mücadele yürüten muslihlerle beraber olmalı, ıslah görevi içinde olanlarla birlikte olmalı ve bir görev almalıdır.

b) Tenasül Organına ve Diline Galip/Hâkim Olmak

Dünya ve âhiret kurtuluş sebebi iki budu ile iki çene arasını yanlışlardan korumaktır. Bu konuda Rasûlullah (s.a.s.) ne güzel buyurmuştur:

"Kim bana iki çenesi arasındaki (dili) ile iki budu arasındaki (üreme) organını koruma sözü verirse, ben de ona (şefaatçi olarak) cennet sözü veririm."

(Buhârî, Rikâk, 23; Tirmizî, Zühd, 61)

Dilini yanlışlardan koruyan dünya ve âhiret huzurunu korur. Tenasül organını haramlardan koruyan da neslini korumuş olur. Bu ikisini korumak, kalpte Allah korkusunu dile ve bedene hâkim kılmakla gerçekleşir.

MUTTAKÎLERİN ALAMETLERİ

c) Dünyadan büyük bir şey kendisine gelince onu vebal görmek, dinden az bir şey kendisine gelse onu ganimet bilmek,

Dünyalık geliri olur veya dünyalık bir şey kazanırsa, helal yola harcamalı, kendi sorumlu olduğu kimselere sarfetmeli, İslam’ın anlaşılması ve yaşanılması için Allah yolunda kullanmalı yoksa vebali büyüktür.

Maddî zenginlik, zenginliği Allah’ın bir ikramı bilir de sorumlu olduğu kimselerden başlayarak infak ederek şükrederse, dünya ve âhiret huzur sebebi olur ve bu vebalden de kurtulmuş olur.

Her gün kendisine lazım olan ilimlerde ilerleyen kimse bunu ganimet bilmeli; bunu ganimet bilmenin gereği, bildiğini başkasına bildirmeli, öğrendiğini yaşamalı, yaşadığına insanları davet etmelidir. İşte bundan dolayı Rasûlullah Efendimiz (s.a.s.) şöyle buyurmuştur:

“Sizin an hayırlınız Kur’ân (ilimlerini) öğrenen ve onu (Kur’ân ilimlerini) öğretendir.”

(Buhârî, Fezâilü’l-Kur’ân, 21; Ebû Dâvud, Salât, 349; Tirmizî, Fezâilü’l-Kur’ân, 15; İbn Mâce, Mukaddime,16.)

En faydalı ve en hayırlı iş, dini bilmek ve bildirmek; dini yaşamak ve yaşanmasına gayret etmektir.

MUTTAKÎLERİN ALAMETLERİ

d) Haram karışmış korkusu ile midesini helalden bile doldurmamak

Midesini helalden bile doldurmamak, takvâ gereğidir. Mideyi yemek, su ve hava olmak üzere üçe ayırmak sünnettir. Bu sünneti uygulayan maddî sağlığını korumuş olur.

Helal da olsa haram karışmış korkusundan dolayı ancak insanı ayakta tutacak miktarda yemek ve manevî sağlığını korumak takvâ alametidir.

Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) şöyle buyurmuştur:

حفظ أمانة، وصدق حديث، وعفة في طعمة، وحسن خليقة. ~أربع إذا كن فيه فلا عليك ما فاتك من الد~نيا

“Eğer sende şu dört şey varsa, dünyadan kaybettiğinin önemi yoktur: Emaneti korumak, doğru sözlülük yemede haramdan korunup helali gözetmek ve ahlak güzelliği.”

(Ahmed b. Hanbel, Müsned, II. 177. (Hadis no: 6652)

Haram yiyene ve haram kazanana, cehennemlik ameller ona kolay gelir. Haram yiyen, haramla beslenip organlarıyla harama yöneldiği için cehenneme layık kişi olur.

Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur:

من نبت من سحت فالناراولي به

“Haramla beslenen vücuda cehennem daha layıktır.”

(Ebû Nuaym, Hılyetü’l-Evliyâ, I, 31. Bkz. Buhârî, Menâkıbü’l-Ensâr, 26; Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 328.)

e) Bütün insanları kurtulmuş, kendi nefsini ise helakte görmek

“Kişi noksanını görmek gibi irfan olmaz” sözü ne güzeldir.

Kişi noksanını görürse noksanlıktan kurtulmaya gayret eder. Noksanını görmek, ancak kâmillerle kıyas etmekle hâsıl olur.

Kişi kendisini kâmillerle kıyas edince “eller yahşi ben yaman, eller buğday ben saman” demeye başlar. Kendisini sâlih ve muslihlerle kıyas ettikçe kendisini beğenmez olur ve bu bakış kişiyi ucuptan kendini beğenme felaketinden korur.

Mü’min, kendisini daima iyilerle kıyas etmelidir ki yanlışını görebilsin de gidermeye, noksanını görüp güzel sıfatlarla donanmaya ve bezenmeye sevk etsin.

Allah bizi takvâ alametlerini kazanma derdini dert edinmeye muvaffak kılsın.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.