Erbakan’ın Genel Başkanlığında girilen 29 Kasım 1987 Erken Genel Seçimleri’nde yeni seçim yasakları çıkartmışlardı. RP % 10 barajını aşamamış ve meclise girememişti. Fakat oy oranını % 7.20’ye yükseltmeyi başarmıştı. Ama o partinin başında olduğu müddetçe, meclise girmenin yolunu bulacaktı. RP, 26 Mart 1989 Yerel Seçimleri’nde ise büyük bir başarı kazanarak oylarını % 9,8’e çıkarıyor; Konya, Sivas, K. Maraş. Urfa ve Van illeri başta olmak üzere, 20’ye yakın ilçe ve 40 kadar da belde belediye başkanlığı elde ediyordu. 1987 milletvekili genel seçimlerinde baraja takıldığı için Meclis'e giremeyen Erbakan, partisinin 3. Büyük Kongresini 7 Ekim 1990'da yaptıktan sonra büyük bir gayret ve çalışmayla 1991 seçimlerine hazırladı. Tabandan gelen yoğun istek doğrultusunda Milliyetçi Çalışma Partisi ve Islahatçı Demokrasi Partisi ile ittifak yaparak 20 Ekim1991 milletvekili genel seçimlerine girdi. Böyle bir ittifak kararı almak Erbakan için kolay olmadı. Zira bir taraftan Güneydoğu oylarının kaybı ihtimali, diğer taraftan gelen yoğun talep, saatlerce süren istişare toplantılarından sonra listelerin içeri verilmesine az bir süre kala ittifak kararı alındı.
Seçimler sonucunda bu ittifak, 62 milletvekili çıkardı. Ancak daha sonra Milliyetçi Çalışma Partisi ve Islahatçı Demokrasi Partisine Mensup 23 milletvekilinin ayrılmasıyla Refah Partisi'nin milletvekili sayısı 38'e düştü. 38 milletvekiliyle Meclis'te grup kuran Erbakan, baraj engelini aşma başarısının hakkını, ciddi ve etkili bir muhalefet yaparak ödedi.
1991 milletvekili genel seçimlerinde baraj engelini aşmayı başaran Erbakan ve kadrosu, bu başarıyı 27 Mart 1994 Mahalli Yönetim Genel Seçimlerine taşıdılar. Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın Genel Başkanlığında hazırlanan çalışma, plan ve programlarının uygulanmasıyla kapı kapı dolaşan Refah Partisi Teşkilatı yoğun bir çalışma sergiliyorlardı. 27 Mart 1994 Yerel Yönetim Seçimlerinde, başta İstanbul, Ankara, Konya, Kayseri, Erzurum, Diyarbakır gibi Büyükşehirler olmak üzere 28 il ve 400'e yakın ilçe ve belde belediye başkanlığını kazandılar. Mahalli İdare seçimlerindeki bu büyük başarı, başta Erbakan olmak üzere, tüm Refahlıları sevince boğmuştu.
İstanbul ve Ankara gibi iki büyük metropol kentlerini, bazı kesimlerin beklemediği, ancak siyasetle yakından ilgilenenlerin ve halkın nabzını tutanların şaşırmadığı, bir sonuçla bitmişti. Erbakan ve Milli Görüş teşkilatı iktidara doğru yürürken, Türkiye’de ki süreci takip eden kontrol mekanizmaları da boş durmuyordu.
ABD’nin Türkiye’de siyasal İslam çizgisini temsil eden bu harekâta, özellikle de iktidara yürürken nasıl baktığı önemli günlerin arifesiydi. RP’nin Kapılarını aşındırmaya başlayan Büyükelçilerin ziyaretleri, karşılıklı görüş alışverişleri derken Sayın Erbakan’ın ABD ziyareti gündeme geldi.