2. Başkan şahsında, kurumunda ve topluma karşı tutumunda âdil olmalı
Başkan Allah’a, nefsine ve halka karşı âdil olmalıdır.
a) Allah’a karşı adâlet, emrettiklerine tutunmakla ve yasaklarından sakınmakla,
b) Nefsine karşı adâlet, tâatleri artırmakla ve şüphelerden korunmakla,
c) Halka karşı adâlet, halka yönelik tutum ve davranışlarda insaflı olmakladır.
“Allah, size insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adâletle hükmetmenizi emreder.”
(Nisâ sûresi 4/58)
“İnsanın en büyüğü, en yüksek mevkide iken tevazu gösteren, kudret sahibi iken affeden ve kuvvetli olduğu vakit adâletle hareket edendir.”
Abdulmelik b. Mervan (ö. 86/705)
“Âbidin adâleti nefsini, âdilin adâleti âlemi ıslah eder.”
Arap Atasözü
“Adâlet, ancak hakikatten; saadet/mutluluk, ancak adâletten doğabilir.”
Emile Zola
“Allah’ın dinini, 3 direk üzerinde bulduk. Bunlar hak, sadakat ve adâlettir. Hak azalarda, adâlet kalpte, sadakat da sözdedir.”
Muhammed b. Ali et-Kettânî
“Haksızlığa sapıp bütün insanlar seni takip edeceğine; adâletle hareket et tek başına kal, daha iyidir.”
Gandi
Adâletin tecellisi; ahlak, tevazu, hilim, fedakârlık ve görevinde sorumluluk bilinci ile gerçekleşir
“Ahlak duygumuz, ihtiraslarımızı kontrol eder.”
G. Bernard Shaw
Engellere ne kadar ısrarlı olduğunuzu, ancak ne kadar fedakârlık yaptığınızı göstererek anlatabilirsiniz.
Başkanın bir hâkim olarak doğru hüküm verebilmek için iki tarafı dinlemesi ve hükmünde adâleti takip etmesi gerekir.
Hz. Peygamber (s.a.s.), Hz. Ali’yi (r.a.) Yemen’e kâdî olarak tayin edince:
“İki kişi sana hüküm için müracaat ettiklerinde diğerinin konuşmasını dinlemeden birincisinin lehine hüküm verme ki, nasıl hüküm vereceğini (öbürünü dinledikten sonra) anlayacaksın” buyurdu.
(Tirmizî, Ahkâm, 5; Ahmed b. Hanbel, Müsned, I, 143, 150.)
Bu hadîs-i şerîf iki kişi arasında hüküm verecek herkes için bir ölçüdür. Herhangi birisi hakkında bir şey iddia edene karşı diğer tarafı dinlemeden sana, sen haklısın diyemem deyip mutlaka iki tarafı dinleme yoluna gitmelidir.
Ayrıca Hz. Peygamber (s.a.s.), hüküm verirken iki tarafın ifadelerine göre hüküm verirdi. Zâhire bakardı, işin iç yüzüne göre hüküm vermezdi. Hz Peygamber (s.a.s.) bu konuda şöyle buyurmuştur:
“Ben, insanların ne kalplerini açmaya memurum ne de karınlarını yarmaya!”
(Müslim, Zekât, 144; Buhârî, Meğâzî, 61; Ahmed b. Hanbel, Müsned, III, 4.)
3. Çevresi ile birlikte gelişmeli
Çaplı başkan, görevi yerine getirmek, ekip kurmak ve bireysel ihtiyaçları karşılamak için diğer üyelerle büyük ortak gibi çalışmayı başaran kişidir.
Çaplı Başkanlar;
a) İnsanların hedeflerine ulaşmalarına yardım eder.
b. Sağlıklı bir ekip ruhu, vizyonu ve odağı ortaya koyar ve bunun devamlılığını sağlar.
c. Bireylerin bütün potansiyellerini gerçekleştirmelerine yardımcı olur.
Yeni tür lider başkanın özelliklerinden biri, tek başına karar veren kişi olmak yerine, karar verme sürecinin bir parçası olabilme becerisidir.